Hamilelikte makyaj, parfüm ve saç boyası kullanmak anne sütünde PFAS’a yol açıyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Hamile veya emziren kadınların kullandığı kişisel bakım ürünlerinin anne sütünde PFAS’a yol açtığı ve bunun da gelişmekte olan çocukların sağlığını tehdit ettiği ortaya çıktı

The Anatolia Post/ Yeni bir araştırma, hamile veya emziren kadınların kişisel bakım ürünlerini fazla kullanmasının, kanlarında ve anne sütünde ‘kalıcı kimyasallar’ olarak bilinen toksik PFAS seviyelerinin artmasına yol açtığını ve bunun gelişmekte olan çocuklar için ciddi bir sağlık tehdidi oluşturduğunu ortaya koydu

Yeni çalışma, kişisel bakım ürünlerinde, göbek kordonu kanında,  anne sütünde PFAS seviyelerinin endişe verici olduğunu ve  gelişmekte olan çocuklar için sağlık riskleri gösterdiğini tespit eden önceki çalışmalarıu destekledi.

Brown Üniversitesi araştırmacısı ve çalışmanın ortak yazarı Amber Hall, 2 bin kadından alınan verilerin analizinin, kişisel bakım ürünü kullanımı ile  PFAS  seviyelerini karşılaştırmak için yapılan en büyük çalışma olduğunu ve bulguların ‘endişe verici’ olduğunu söyledi.

Hall, “Sadece kana ve anne sütüne geçmiyor, aynı zamanda oraya o kadar yüksek seviyelerde giriyor ki, bunu daha sık kullanımla ilişkilendirebiliyoruz” dedi.

Yazarlar, kan veya süt seviyeleri en yüksek olanların tırnak bakım ürünleri, parfümler, makyaj malzemeleri, saç boyaları ve saç spreyleriyle bağlantılı olduğunu buldu.

Saç boyalarındaki tehlike

Gebeliğin birinci ve üçüncü trimesterinde günlük olarak makyaj yapan kadınların plazma ve anne sütü PFAS konsantrasyonlarının sırasıyla %14 ve %17 daha yüksek olduğu görüldü.

Hamilelik döneminde saçlarını en az iki kez boyayan kadınların, en yaygın ve tehlikeli PFAS bileşiklerinden biri olan PFOS seviyelerinin, boyatmayanlara göre yüzde 36 daha fazla olduğu görüldü.

Doğumdan sonra tırnak ürünleri kullanan kadınların PFOS seviyelerinin yaklaşık yüzde 27 daha yüksek olduğu bulundu.

PFAS, genellikle suya, lekelere ve ısıya dayanıklı ürünler yapmak için kullanılan yaklaşık 15 bin bileşikten oluşan bir sınıftır. Doğal olarak parçalanmadıkları ve birikmedikleri için “sonsuza dek kimyasallar” olarak adlandırılırlar ve kanser, böbrek hastalığı, karaciğer sorunları, bağışıklık bozuklukları, doğum kusurları ve diğer ciddi sağlık sorunlarıyla bağlantılıdır.