Almanya Hikayeleri-Kır İsmail ile Maria’nın aşkı (4) - The Anatolia Post - Dünya'dan Güncel Haberler

Beşiktaş escort Etiler escort Nişantaşı escort

Sancaktepe escort Zeytinburnu escort Antalya escort Ankara escort Avrupa yakası escort Denizli escort Kocaeli escort Merter escort Nişantaşo escort Levent escort Çapa escort Etiler escort Mecidiyeköy escort Taksim escort Beşiktaş escort Bakırköy escort Bahçeşehir escort Esenyurt escort Avcılar escort Avrupa yakası escort bayan Beykoz escort Üsküdar escort Göztepe escort Erenköy escort Suadiye escort Kurtköy escort Tuzla escort Bostancı escort Ümraniye escort Pendik escort Kadıköy escort Kartal escort Ataşehir escort Anadolu yakası escort Bodrum escort Konya escort Muğla escort Malatya escort Gaziantep escort Eskişehir escort Ankara escort İstanbul escort Kayseri escort Adana escort Şirinevler escort Halkalı escort Marmaris escort Fethiye escort Sarıyer escort Maltepe escort Fatih escort Çekmeköy escort Beylikdüzü escort Başakşehir escort Ataköy escort Alanya escort Samsun escort Muğla escort İzmir escort Diyarbakır escort Bursa escort Antalya escort İstanbul escort Göztepe escort Gaziantep escort Adana escort Adana escort Anadolu yakası escort Ankara escort İstanbul escort Ataşehir escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bağcılar escort Bahçeşehir escort Bahçeşehir escort Beşiktaş escort Beykoz escort Bodrum escort Bostancı escort Bursa escort Eskişehir escort Gaziosmanpaşa escort Kadıköy escort Kartal escort Kocaeli escort Konya escort Konya escort Konya escort bayan Malatya escort Pendik escort Şirinevler escort Taksim escort Ümraniye escort Adana escort Antalya escort Bursa escort İzmir escort Bodrum escort Eskişehir escort Konya escort İzmir escort Beylikdüzü escort Kayseri escort İzmir escort Pendik escort Eskişehir escort İstanbul escort escort Fatih escort Antalya escort escort bayan Samsun escort İstanbul escort Bursa escort Antalya escort bayan Antalya bayan escort Antalya escortlar Adana escort Bursa escort İzmir escort Diyarbakır escort Maltepe escort Çekmeköy escort Beylikdüzü escort Şirinevler escort Ataköy escort Halkalı escort İstanbul escort Şişli escort Kayseri escort Antalya escort Mersin escort Mersin escort Mersin escort Şişli escort Mersin escort Kayseri escort

bahis siteleri casino siteleri
xslot giriş trbet giriş tarafbet giriş orisbet giriş betturkey giriş betpublic giriş bahiscom giriş betebet giriş betlike giriş mariobet giriş betist giriş 1xbet giriş trendbet giriş istanbulbahis giriş zbahis giriş royalbet giriş betwild giriş alobet giriş aspercasino giriş trwin giriş betonred giriş bizbet giriş

14 Kasım 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.

ataşehir escort
a İmsak Vakti 05:07
İstanbul 14°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Almanya Hikayeleri-Kır İsmail ile Maria’nın aşkı (4)

Termal kaplıcalarında, 1905'te, sermayesinin büyük çoğunluğunu yabancıların yaptığı Grand Otel (Büyük Otel) yapılır. O zamanlarda bu otelin halk dilindeki adı "Dilruba'dır."

Termal kaplıcalarında, 1905’te, sermayesinin büyük çoğunluğunu yabancıların yaptığı Grand Otel (Büyük Otel) yapılır. O zamanlarda bu otelin halk dilindeki adı “Dilruba’dır.” O dönemin en lüks oteli imiş. Orkestra, Avusturya’dan getirilmiş. Pastacı aşçı, resepsiyonist, müdür hep yabancıymış. Otelin banyosu, havuzu, barı, gazinosu, kumarhanesi ve teleskisi varmış.  İstanbul’da koyu bir taasup hüküm sürerken, burada herkes rahat bir şekilde kadınlı erkekli geziler, danslar, toplantılar ve “helva geceleri” düzenlermiş. Memleket dahilinde cari olan “Mürür teskeresi” (İzin belgesi) Termal için istenmezmiş. 1911’de Boğaziçi Park şirketi, Roma’da sanayi fuarında yapılan Avrupa Termal Suları yarışmasına katılır ve Termal suları Avrupa birincisi olur, altın madalya ile ödüllendirilir.

O dönemlerde Termal tam bir eğlence, kumarhane, tatil ve sağlık merkezi haline gelir. Termal’i işleten Boğaziçi Park Şirketi, 1914’te I. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla Termal’i bırakır, ondan sonraki yıllar Termal enkaz haline döner. 1918’de Kurtuluş Savaşı sırasında, köylüler, Büyük Otel’e koyunlarını yerleştirmişler. Ootelin bahçesinde öküzlerle harman yapılmış. 1929’te Atatürk’ün Termal’e gelmesiyle birlikte, Termal’in kaderi değişir. Atatürk, Termal’in yeniden inşa edilmesini, turizm ve sağlık merkezi olması için emir verir. Atatürk, Termal için “Burası geleceğin su şehri olacaktır” demiştir. Ve sonunda, 1930’da kapalı olan viraneye dönen Büyük Otel tekrar açılır. Otelin açılışına İstanbul’dan gazeteci, doktor, devlet erkanı olan 100 kişi davet edilir ve balo verilir. Bu baloya Tevfik Baş’ın önermesi ile Seyri Sefain Genel Müdürü tarafından Maria, Almanya’dan davet edilir. Maria baloya katılır. Tekrar Termal’e gelmesi onu çok mutlu eder ancak bir yandan da üzülür. Maria, Pehlivan Yolu’ndaki Kır İsmail ile beraber ektikleri mor salkım ağacının yanına gider ve orada fotoğraf çekilir. Çok hüzünlenir, göz yaşlarını tutamaz. Sonra Üvezpınar köyündeki Kır İsmail’in mezarına gider. Mezar, mor salkım çiçekleri ile doludur. Bu çiçekler kendiliğinden çıkmıştır.

Maria, Kır İsmail’in hatırası olan beyaz mendili mezarın üstüne koyar. Ağlamaktan kendini tutamaz, hıçkırıklara boğulur. Beyaz mendilin üstündeki kristalleşme hiç bozulmamıştır. Mezarın üstünde zamanla bu kristaller parlak bir maddeye dönüşür, geceleri ay ışığında parlar, hatta öyle ki yörük çadırından, Kestanepınar’dan ve Yeditepe’den gözükür. O beyaz mendil pırıl pırıl parlar, sırf bu parlaklığı görmek için tepelere gelenler olur. Maria, Kır İsmail’in mezarı başında iken bir sürpriz ile daha karşılaşır, yavru iken bıraktığı köpeği Kenzo gelir. Kenzo, iki ayağıyla havaya kalkar ve Maria’nın üstüne atlar. Maria’yı köyde Galip Atik ve eşi karşılar. Maria’nın annesi, Galip Atik’in hanımının doğumunu yaptırmıştır. Hep beraber üzüm çardağı altında yemek yerler. Maria bir hafta sonra tekrar Almanya’ya döner. Beyaz Ruslardan gelen yoğun istek üzerine radyoda Rusça şarkılar söyler. Hele hele o söylediği “Postal korkusu değil, gül kokusu yayılsın Dünyaya” adlı şarkı bazı çevreleri rahatsız eder ve radyodaki işinden kovulur. Takibe alınır, Rum olması işini daha da zorlaştırır. Maria, Figo ile 2 yıl çalışmıştır. Radyoya gireli de 4 yıl olmuştur. Almanya’da seçimleri kazanan Hitler, Yahudiler, Romanlar hatta Rumlar üzerinde yoğun baskılar kurmaya başlar. Bu ırkların aşağı ırk olduğunu ve Almanya’ya yakışmadığını beyan eder. Hitler, Alman anayasasını iptal eder. Üniversitelerde kendisine muhalif olan bilim adamlarını görevden alır. O zamanlar bir çok Alman bilim adamı göçmen olarak İstanbul’a gelir. Bu göç ile ilgili bir Alman gazeteci şöyle demiştir; Almanya’nın en özgür üniversitesi İstanbul Üniversitesi’dir.

Bir gün Maria’nın kocası Prekazi, “Budapeşte’ye gidelim, orada babamın arkadaşı olan ve Anadolu’yu çok iyi bilen ünlü besteci Bela Bartok’la da seni tanıştırırım. Hem kendisi de seni çok merak ettiğini babama söylemiş.” Maria, kızı ve kocasıyla beraber Budapeşte’ye gitmek için Heidelberg’ten trene biner fakat daha tren hareket etmeden polisler Maria’yı alıp götürürler. Kızı annesine sarılır, bırakmak istemez, devamlı ağlar. Trenden inip annesinin peşinden koşar. Maria nereye gitmiştir? Akıbeti ne olmuştur? bilinmez… Kocası ne yaptıysa ne ettiyse bir türlü Maria’yı bulamaz. Dimitri Usta da karısını alıp gizlice bir gece yarısı Almanya’dan kaçar ve Yunanistan’a gider. Prekazi bunalım içindedir, kızı devamlı annesini sorar. Polisler Prekazi’yi de takip ederler. Prekazi, Maria’nın akordionunu alıp evinin bahçesinde onun için bir şarkı besteler. Şarkı şöyledir:

Maria’yı aldılar, Berlin garında

Kelepçe taktılar, ince kollarına

Ah Maria, sesim gitmez sana

Yokluğun her gün, yarı ölümdür bana

Umutların bir gecede, gömüldü Berlin garına

Lanet olsun bu ırkçı politikaya

Prekazi, şarkıyı çalarken komşusu Rita seslenir. “Sabah polisler sizin evin resimlerini çekti” der. Prekazi de neden acaba diye cevap verir. Ayrıca Rita, bahçesinden topladığı böğürtlenleri verir ve Prekazi’ye karısını sorar. Karısı hakkında hiç bir bilgi verilmediğini yalnızca Nürnberg’e bir kampa götürüldüğünü söyler. Rita hemşiredir ve annesi ile beraber yaşar. Prekazi gece çok düşünür, başına bir iş geleceğini tahmin etmektedir ve kararını verir. Bazı eşyalarını Rita’ya emanet eder, kızına da alıp gece yarısı arabasıyla Hamburg’a oradan da vapurla göçmen olarak Amerika’ya gitmek için yola çıkar.

Maria’yı Almanya’ya getiren Müller de göçmen olarak Amerika’ya gitmiş ve Arizona’da yaşamaktadır. Yıl başında Müller, Maria ve Prekazi’ye bir kart atmış ve burada imkanların, özellikle müzik, sinema vb. alanlarda Almanya’dan çok daha iyi olduğunu yazar.

Prekazi, Amerika’ya vardığında ilk gideceği yer Müllerin adresi olacaktır.

Devamı gelecek…

Aydın Akan

0 5 0 1 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli
Tüm Yorumlar (1)

Sıradaki haber:

ABD’de ev almak isteyenlerin teklif verirken bilmesi gereken 5 şey

HIZLI YORUM YAP

0 5 0 1 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.