“Bir Dokunuş, Bin Hayat”ın galası yapıldı

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Türk Kızılay tarafından hazırlanan, Türkiye’de yaşayan Suriyeli göçmenlere yardım elini uzatan Türk Kızılay Toplum Merkezlerinin çalışmalarının ve göçmenlerin hayat hikayelerinin konu edildiği “Bir Dokunuş, Bin Hayat” belgeselinin galası yapıldı.

Türkiye’de yaşayan Suriyeli göçmenlere yardım elini uzatan Türk Kızılay Toplum Merkezlerinin çalışmalarının ve göçmenlerin hayat hikayelerinin konu edildiği “Bir Dokunuş, Bin Hayat” belgeselinin galası CerModern’de yapıldı.

Galanın açılışında konuşan Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, Türkiye’nin göç yollarının kesiştiği bir noktada bulunduğunu, özel konumu ve kriz bölgelerine yakınlığı nedeniyle bugün 4 milyondan fazla insanın sığındığı bir ülke konumunda olduğunu söyledi.

Kınık, Birleşmiş Milletler verilerine göre, dünyada en fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke konumunda olan Türkiye’nin 10 yılı aşkın bir süredir ev sahipliğini layıkıyla yerine getirdiğini vurguladı. Kınık, Türkiye’nin soruna en başından bu yana insan odaklı yaklaştığını, nüfus hareketleri ilk başladığında benimsenen açık kapı politikasının tamamen insancıl nedenlerle izlendiğini anlattı.

Türkiye’nin, geçici koruması altında olan ihtiyaç sahibi insanların hayatlarını kolaylaştırmak adına, pek çok farklı alanda hizmetler ürettiğini belirten Kınık, profesyonel ve gönüllü iyilik neferleriyle, insanlığın bu büyük derdine merhem olmak için çalıştıklarını kaydetti. Kerem Kınık, “Bugünkü film gösterimizde, bu çalışmalarımızın meyvelerini, yaptığımız iş birliklerinin ne kadar değerli olduğunu ve hayatlara nasıl dokunduğunu göreceksiniz. Birlikteliğimiz sayesinde, Bir Dokunuşla, Bin Hayat fayda buldu, Toplum Merkezleri insanlığın ortak merkezi haline geldi, bu merkezler bir sorunu çözmeyi hedefleyen birimler olmaktan çıkarak topluma katkı sunan merkezlere dönüştü. Yararlanıcılar artık ev sahibi topluma uyum sağlayarak, katma değer üretiyorlar.” diye konuştu.

“Toplum merkezleri mülteci topluluğun örgütlenmesinde önemli rol oynuyor”

Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkan Yardımcısı Eleftheria Pertzinidou ise Türkiye’nin en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke olduğunu söyledi.

Pertzinidou, AB fonlarının yararlanıcı ülkeler arasındaki dağılımının mültecilerin aralarındaki dağılımı da yansıttığını belirterek, toplam bütçenin 50 milyon olduğunu, 32 milyondan fazlasının ise Türkiye’ye tahsis edildiğini ifade etti.

Belgeselin, travma altındaki bir nüfusa yardım etmek ve destek olmak için hem ofislerde hem de sokaklarda çalışan herkesin coşkusuna ve özverisine ışık tuttuğunu dile getiren Pertzinidou, “Belgeselin konusu olan toplum merkezleri, mülteci topluluğun örgütlenmesinde ve yerel halkla bağ kurulmasında önemli rol oynuyor.” dedi. Pertzinidou, toplum merkezlerinin hizmet sunma, mültecileri hükümetle bağlama, vatandaşları veya statüleri ne olursa olsun herkesin bir araya gelebileceği faaliyetleri teşvik etme kapasitelerinin sembolü olduğunu sözlerine ekledi.

Toplum Merkezleri 17 ilde hizmet veriyor

Türk Kızılay, göç krizine müdahale kapsamında, kamp dışında yaşayan göçmenler ve birlikte yaşadıkları yerel halkın ihtiyaçları doğrultusunda ilk toplum merkezini 20 Ocak 2015’te Şanlıurfa’da kurdu.

Bugün sayısı 17’ye çıkan Türk Kızılay Toplum Merkezleri Adana, Ankara, Bursa, Gaziantep, Hatay, İstanbul Bağcılar ve Sultanbeyli, İzmir, Kahramanmaraş, Kayseri, Kilis, Kocaeli, Konya, Mardin, Mersin, Şanlıurfa ve Zonguldak’ta hizmet veriyor.

Türk Kızılay Toplum Merkezleri, Koruma ve Sosyal Uyum Programı, Sosyoekonomik Güçlendirme Programı, Sağlık ve Psikososyal Destek Programı kapsamında faaliyetlerini yürütüyor.