Yunanistan hükümeti, ABD’den yaklaşık 3,5 milyar dolara 20 adet F-35 savaş uçağı alımına onay verdi
ABD’nin geçtiğimiz ocak ayında Yunanistan’a tahmini 8,6 milyar dolar maliyet ile 40 adede kadar F-35 savaş uçağı almasına onay vermesinin ardından Yunanistan hükümeti, 3,5 milyar dolara ilk 20 adet F-35 savaş uçağı alımına onay verdi.
Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, başkent Atina yakınlarındaki bir askeri hava üssünü ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, söz konusu alımın “bölgede güçlü bir caydırıcılık” oluşturacağını ifade ederek, anlaşma için bir kabul mektubunun imzalandığını ve ABD’ye gönderildiğini söyledi.
ABD’nin Yunanistan’a ilk uçakların teslimatına 2028 yılında başlaması beklenirken, Yunanistan’ın tahmini 8.6 milyar dolarlık anlaşma kapsamında 20 adet F-35’i daha satın alma opsiyonu bulunuyor.
YUNANİSTAN: PROGRAMI SÜRDÜRECEĞİZ
Yunanistan Hükümet Sözcüsü Pavlos Marinakis, söz konusu alımı Yunanistan’ın askeri modernizasyonu kapsamında “son yılların” en önemli adımı olarak nitelendirerek, “Ülkemizi donatmak ve savunmasını güçlendirmek için bu büyük programı uygulamaya devam edeceğiz” dedi.
F-35’lerin üreticisi Lockheed Martin’in başkan yardımcısı ve F-35 programının Genel Müdürü Bridget Lauderdale, “Yunanistan F-35 programına katılan 19. ülke olurken, ilişkimizi sürdürmek bizim için onurdur” dedi.
Katılımcı olarak ya da satış yoluyla F-35 programında şu anda ABD, İngiltere, İtalya, Hollanda, Kanada, Avustralya, Danimarka, Norveç, İsrail, Japonya, Güney Kore, Belçika, Polonya, Singapur, Finlandiya, İsviçre, Almanya, Çekya ve Yunanistan bulunuyor.
Eski ABD Başkanı Donald Trump, 13 Temmuz’da suikast girişimine uğradığı alanda tekrar seçim mitingi yapacağını duyurdu
Eski ABD Başkanı Donald Trump, 13 Temmuz’da suikast girişimine uğradığı alanda tekrar seçim mitingi yapacağını duyurdu.
Trump, Truth social platformundan yaptığı paylaşımda, “Büyük ve güzel bir miting için Pensilvanya’daki Butler’a geri döneceğim” yazdı.
Mitingin, suikast girişimi sırasında hayatını kaybeden itfaiyeci Corey Comperatore ve yaralanan diğer “vatanseverleri” onurlandırmak için yapılacağını belirten Trump, hangi gün olacağı konusunda ise bilgi vermedi.
Trump, paylaşımını “Savaş, savaş, savaş! Detaylar için beklemede kalın” ifadeleriyle tamamladı.
Woke zihniyetle mücadele ilan eden Musk, çocuklara cinsiyet değişikliği ameliyatına karşı çıkarken “Oğlum öldü, woke virüsü tarafından öldürüldü” dedi. Bunun üzerine ilk kez medyaya röportaj veren trans kızı, “zalim ve namevcut baba” portresi çizdi
Dünyanın en zenginleri listesinin tepelerinden inmeyen ABD’li yüksek teknoloji devi Elon Musk’ın “Oğlum Xavier öldü, woke* zihniyeti virüsü tarafından öldürüldü” açıklamasına, 16 yaşındayken cinsiyet değiştirip biyolojik babası Musk’la tüm bağlarını koparan Vivian Jenna Wilson’dan yanıt geldi.
2022’de mahkemeye başvurarak annesinin soyadını aldığında “artık biyolojik babasıyla hiçbir şekilde, boyutta veya formda ilişkili olmak istemediğini” açıklayan Wilson (20), “zalim ve namevcut baba” diye nitelediği Musk’ı “yalan söylemekle” suçladı.
MUSK: BELGELERİ İMZALAMAM İÇİN KANDIRILDIM
Tartışma, transgenderizm dahil çeşitli konularda fikir beyan eden muhafazakar psikolog Dr. Jordan Peterson’ın programına konuk olan Musk’a, çocuklarda cinsiyet değiştirme ameliyatları hakkında görüşünün sorulmasıyla başladı.
Bununla ilgili “kişisel deneyimi” olduğunu söyleyerek “oğlu Xavier’den” söz eden Tesla, SpaceX ve sosyal medya platformu X’in patronu, şöyle konuştu:
“Büyük oğullarımdan birinin başına geldi, esasında büyük oğullarımdan biri olan Xavier için belgeleri imzalamam için kandırıldım. Bu, ne olup bittiğini anlamamdan önceydi. Kovid (pandemisi) devam ediyordu, bu yüzden çok fazla kafa karışıklığı vardı ve bana Xavier’in bunu yapmazsa intihar edebileceği söylendi…”
‘KISIRLAŞTIRMA İLAÇLARI OLDUĞU BANA SÖYLENMEDİ’
Dr. Peterson da bu fikrin “en başından itibaren bir yalan” olduğunu iddia ederek Musk’ın doktorlar tarafından aldatıldığını ima etti.
“İnanılmaz derecede şeytani ve bunu teşvik eden insanların hapse girmesi gerektiği konusunda seninle aynı fikirdeyim” karşılığını veren Musk, “oğluna reçete edilen ergenlik engelleyicilerin aslında sadece kısırlaştırma ilaçları olduğunun kendisine açıklanmadığını” söyleyerek şöyle devam etti:
“Esasında oğlumu kaybettim. Buna boşuna ölü isimle çağırmak (deadnaming*) demiyorlar. Ölü isimle çağırma denmesinin sebebi, oğlunun ölmüş olması. Oğlum Xavier öldü, woke zihniyet virüsü tarafından öldürüldü.”
‘WOKE ZİHNİYET VİRÜSÜNÜ YOK ETMEYE YEMİN ETTİM’
Uzun bir duraklamadan sonra “Ondan sonra woke zihniyet virüsünü yok etmeye yemin ettim” diyen Musk, bu amaca doğru ilerleme kaydettiğini söyledi, ama hangi adımları attığını belirtmedi.
WILSON: YALAN SÖYLÜYOR
Bunun üzerine ilk kez medyaya röportaj veren Wilson, NBC News’a telefonla bağlanarak Musk’ın açıklamalarının çizgiyi aştığını söyledi.
“Milyonlarca kişilik izleyici kitlesinin önünde benim hakkımda açıkça yalan söylerseniz, bunu öylece görmezden gelemem” diye çıkışan Wilson, Musk’ın tedaviyle ilgili tıbbi belgeleri birkaç defa okuduğunu söyleyerek “Hiçbir şekilde kandırılmamıştı” dedi. “Tedaviler hayat kurtarıyor. Bunu çarpıtmayalım. Benim kesinlikle iyiye gitmemi sağladılar” görüşünü dile getirdi.
‘SOĞUK, ÖFKELİ, UMURSAMAZ, NARSİST’
Hatırlayabildiği kadarıyla Musk’ın destekleyici bir baba olmadığını, hayatında nadiren yer aldığını, annesiyle ortak velayete sahip olmasına rağmen kendisini ve kardeşlerini annesinin veya dadıların bakımına bıraktığını ve yanında olduğunda kendisini azarladığını anlatan Wilson, “Soğuktu. Çok çabuk öfkelenir. Umursamaz ve narsisttir” dedi.
‘DAHA MASKÜLEN DAVRANMAM İÇİN BASKI YAPTI’
Wilson, Musk’ın çocukken feminen özellikler sergilediği için kendisini taciz ettiğini ve daha erkeksi görünmesi için baskı yaptığını, hatta ilkokuldan itibaren sesini kalınlaştırması için zorladığını söyleyerek şöyle konuştu:
“Dördüncü sınıftaydım. Yola çıktık, aslında hangisi olduğunu hatırlamadığım arabalardan birinin reklamından ibaret olduğunu bilmiyordum ve sesim çok tiz olduğu için bana sürekli acımasızca bağırıyordu. Bu zalimceydi.”
’20 YAŞINDAYIM, ÇOCUK DEĞİLİM’
Musk’la yaklaşık 4 yıldır konuşmadığını ve onun tarafından tanımlanmayı reddettiğini belirten Wilson, “Bir şeyi vurgulamak istiyorum: Ben bir yetişkinim. 20 yaşındayım. Çocuk değilim. Hayatım kendi seçimlerimle tanımlanmalı” dedi.
‘ÇOCUKKEN NASIL BİRİ OLDUĞUMU BİLMİYOR, ÇÜNKÜ ORADA DEĞİLDİ’
Musk’ın 23 Temmuz’da X’te yaptığı “Xavier eşcinsel ve hafif otistik olarak doğdu, cinsiyet disforisine katkıda bulunan iki özellik. Bunu, yaklaşık 4 yaşındayken bana ceket gibi giyebileceğim kıyafetleri seçip “harika!” demesinden, yanısıra müzikallere ve tiyatroya olan sevgisinden biliyordum. Ama o bir kız değildi” paylaşımına da, Wilson, Threads’te yanıt verdi.
Musk’ın sözlerini tamamen yalanlarken uyuşturucu niteliği olan ketamin kullandığını da hatırlatan Wilson, şu izahatı getirdi:
“Bunlar tamamen uydurma ve bunun bir nedeni var. Çocukken nasıl biri olduğumu bilmiyor, çünkü orada değildi ve orada olduğu kısa sürede feminenliğim ve kuirliğim yüzünden sürekli tacize uğradım. Elbette bunu söyleyemez, bu yüzden kendi takdirine göre kullanabileceği mutlu küçük bir ..ne klişesine indirgendim. Bence bu, onun kuir insanlara ve genel olarak çocuklara bakış açısı hakkında çok şey söylüyor.”
ŞİRKETLERİNİN GENEL MERKEZİNİ KALİFORNİYA’DAN TAŞIMA SEBEBİ
Wilson dahil 12 çocuğun biyolojik babası olan Musk, kısa süre önce, Kaliforniya eyaletinin okullarda öğretmenlere bir çocuğun başka zamirlerle (farklı cinsiyet kimliğiyle) tanınma isteğini ebeveynlerine bildirmesini yasaklayan yasa çıkarmasını, “Bardağı taşıran son damla” diye nitelemişti. Bu yasa karşısında şirketlerinin genel merkezini Kaliforniya’dan Teksas’a taşıyacağını açıklamıştı.
* Woke: Birebir “Uyanık kal” anlamına geliyor, özellikle ABD’de liberallerin ve Demokrat Partililerin toplumsal eşitlik adına kimlik politikaları uygulamasına karşılık geliyor. Karşıt kesimler bunu “saldırgan dayatma” olarak reddediyor.
*Deadnaming: Trans veya non-binary kişilerin eski isimlerinin kullanılması.
Özgür Özel, Mudanya’daki konuşmasında küfe taşıyan bir yurttaşı sahne çağırdı ve küfeyi sırtına aldı. Seçim çağrısını yineleyen Özgür Özel, Erdoğan’a seslendi: Getir sandığı, küfeyi biz taşıyacağız
CHP Genel Başkanı Özgür Özel bugün Bursa’da temaslarda bulundu. Mudanya’da yaptığı konuşma sırasında, sırtında küfe taşıyan bir kişiyi sahneye çağırdı. Küfeyi sırtına alan Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Getir sandığı, küfeyi biz taşıyacağız. Emeklileri biz ayağa kaldıracağız. Söz veriyoruz.” diye seslendi.
Bursa temaslarında ilk olarak Partisinin Nilüfer İlçe Başkanlığı ziyaret edip ardından bina önündeki sahnede partiye yeni katılan üyelere rozet takan Özel, 31 Mart 2024’teki Mahalli İdareler Seçimleri’nde kazandıkları belediyelerin partiye büyük umut getirdiğini belirterek, bu umudun yapılacak ilk seçimlerde CHP’ye iktidarın kapısını aralayacağını söyledi.
Özel, kavga ederek, polemik yaparak değil, çalışarak yükseldiklerini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Seçim bitti’ deyip gelecek seçimi beklemeden eğitim, emekli, çay, buğday, asgari ücret, emek mitingi yaparak ve çok çalışarak, çok gayret göstererek her geçen gün daha iyiye gidiyoruz. Çalışarak kazanacağız ve göreceksiniz, bu ülkeyi ayrıştıranlardan, kutuplaştıranlardan, yoksullaştıranlardan, düşmanlaştıranlardan alıp büyük, güçlü, zengin ve barış içinde bir ülke yapacağız. Suriye’yle de barışı sağlayacağız. Sığınmacı sorununu da çözeceğiz. Göreceksiniz, Gazi’nin partisi, kurucu parti, bu ülkeyi bir kez daha 10 yıldaki büyük zaferlerle tanıştıracak. Göreceksiniz, Cumhuriyet’in ilk 10 yılında nasıl bir çıkış yaşandıysa iktidarımızın 10 yılında da bu ülkede aynı çıkışı, aynı şahlanışı yaşayacağız. Buna inanın, buna güvenin.”
‘EMEKLİLERİ BİZ AYAĞA KALDIRACAĞIZ’
Mudanya Belediyesini de ziyaret eden Özgür Özel, ardından Mütareke Meydanı’ndaki parti otobüsü üzerinden vatandaşlara hitap etti.
Srebrenitsa Soykırımı’nın 29’uncu yılı dolayısıyla 11 Temmuz’da Bosna Hersek’te olduğunu anımsatan Özel, “O büyük katliama, insanlık suçuna, soykırıma karşı 29. yılında Aliya İzzetbegoviç’in vasiyetini tutarak, ‘Unutulan katliamlar tekrarlanır.’ diyordu Aliya İzzetbegoviç, oradaki akrabalarımızın yanındaydık. Burada da suyun öte yanından kökü olan benim akrabalarım var, mübadiller, Selanikliler, Makedonyalılar var. Buradan hepsine selam olsun. O güzel topraklara, Gazi Mustafa Kemal’i yetiştiren Selanik’e selam olsun.” dedi.
Özel, emeklinin, asgari ücretlinin mevcut maaşlarıyla geçinemeyeceğini dile getirerek, asgari ücretin de 6 ayda 3 bin 800 lira eridiğini ifade etti.
‘KÜFEYİ SIRTINA ALDI’
Kendisini dinleyen iki gencin elinde küfe taşıdığını fark edip onları yanına çağıran Özel, şu ifadeleri kullandı:
“Ben diyorum ki ‘Tayyip Bey, bırak küfeyi bırak. Ver benim sırtıma küfeyi. Ben emekliyi aslan gibi taşırım, aslan gibi.’ Asgari ücretliyi taşırız biz. Biz, bu milleti taşırız. Eğer taşıyamıyorsan bırak küfeyi. Milletin sırtından in. Sen bu milletin sırtına yüksün. Emekliler değil, asgari ücretliler, esnaf, çiftçiler değil, işte biz bu küfeye ne yük koyarsan koy taşırız. Taşıyamayan bırakacak, taşıyanlar gelecek. Getir sandığı, küfeyi biz taşıyacağız. Emeklileri biz ayağa kaldıracağız. Söz veriyoruz. Bu iki genç küfeyi almış, gelmiş. Helal olsun onlara. Bu iki çocuğu unutmayın. Millet küfeyi Tayyip Bey’den alıp bizim sırtımıza koyunca o gece çıkacağız, hep birlikte galibiyeti kutlayacağız, söz veriyorum, bu iki gençle kutlayacağız. Biz kazanacağız.”
Özel, partisinin Osmangazi ve Yıldırım ilçe başkanlıkları ile Osmangazi ve Nilüfer belediyelerine de ziyaretlerde bulundu.
ABD Gıda Güvenliği ve Denetim Dairesi (FSIS), bugün listeria bakterisi bulaşmış olduğu belirtilen binlerce kilo şarküteri et ürününün piyasadan toplatılmaya başlandığını duyurdu
ABD Gıda Güvenliği ve Denetim Dairesi hastalığa yol açan patojenik bakteri türü Listeria monocytogenes bulaştığı için et şarküteri ürünlerinin piyasadan toplatılmaya başlandığını açıklayarak “Sorun, FSIS’e Maryland Sağlık Kurumu tarafından toplanan bir numunenin L. monocytogenes için pozitif çıktığı bildirildiğinde tespit edildi” denildi.
13 eyalette görüldü
Listeria monocytogenes enfeksiyonu salgınını araştırmak için Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) ve eyalet halk sağlığı kurumlarıyla birlikte çalıştığını ifade eden FSIS, 13 eyalette 33 hastaneye yatış ve iki ölüm dahil olmak üzere toplamda 34 hasta tespit edildiğini belirtti. Yetkililer, listeria içeren ürünün aynı tezgahtaki diğer ürünlere bulaşma ihtimali olduğunu vurgulayarak perakende şarküterilerin tüm yiyecek ve yiyecek dışı yüzeyleri temizlemesini ve dezenfekte etmesini ve şarküterideki açık etlerin ve peynirlerin atılmasını tavsiye etti.
Öğle Vakti 13:08
News
Elon Musk, X ve SpaceX’in merkezlerini Teksas’a taşıyor
BİLİM-TEKNOLOJİ
