Kötü rolleri geri çevirdi, Şeyh Edebali ile ekranlara dönüyor

TRT’nin reyting rekorları kıran Payitaht Abdülhamit dizisinin kötü karakteri “Emmanuel Carasso” karakterini canlandıran ünlü oyuncu Ali Nuri Türkoğlu, Mevlana’da Şeyh Edebali karakteri için kolları sıvadı.

The Anatolia Post / Işınsu Kaygusuz– Oyunculuk kariyerine 1983 yılında Kuruntu Ailesi dizisinde canlandırdığı Veysel rolü ile başlayan Ali Nuri Türkoğlu, kısa sürede Türkiye’nin fenomen dizilerinde roller aldı. Mahallenin Muhtarları, Hemşerim, Sıcak Saatler, Eyvah Kızım Büyüdü, Çifte Bela, Koçum Benim, Aşk Olsun ve son olarak Payitaht Abdülhamit dizisinde gösterdiği performansla Türk dizi izleyicilerinin kısa sürede hafızasında yer edinen Türkoğlu, The Anatolia Post’a bundan süreci anlattı. Kariyerinde yeni bir sayfa açmak için harekete geçen ünlü oyuncu, yeni projesine ilişkin detaylar paylaştı…

Türkoğlu Payitaht Abdülhamit dizisinde Osmanlı’yı bölmeye çalışan ve bu konuda başarılı olan Emmanuel Carasso’yu canlandırmıştı.

‘Kötü karakter tekliflerini reddettim’

Payitaht Abdülhamit dizisindeki Osmanlı’yı bölmeye çalışan ve bu konuda başarılı olan “Emmanuel Carasso”^karakterine hayat veren Türkoğlu, şimdilerde dizi izleyicisinin önüne ‘iyi bir yüzle’ çıkmaya hazırlanıyor. Ünlü oyuncu, TRT için çekilen Mevlana dizisinde Şeyh Edebali karakterini canlandıracak. Mevlana dizisinden teklif gelince heyecanlandığını söyleyen ve rolü tereddütsüz kabul eden Türkoğlu, soluğu Konya’da aldı. Şeyh Edebali rolünden önce izleyicinin ve yapımcının “alışkanlıkları” nedeniyle kendisine sürekli “kötü karakter” rolleri geldiğini belirten Türkoğlu, oynamayacağını belirterek tüm teklifleri reddetti.

Dizide Bülent İnal Mevlana rolünde izleyenlerin karşısına çıkacak. İnal ve Türkoğlu, Payitaht Abdülhamit dizisinde birlikte rol almıştı …

Konya’da sıkı araştırmalar yapan Türkoğlu, Şeyh Edebali’yi şöyle anlatıyor:

Son derece renkli bir karakter, hatta Osmanlı’nın manevi kurucularından biri. Karakterle ilgili aslında çok güzel bilgilendirmeler yapıldı ancak Osmanlı kültüründe ahilik çok önemli ve böyle bir karakter araştırılmadan oynanmazdı. Aile hayatıyla ilgili çok fazla bilgi yok ancak, kendisinin şeyh ve müşfik bir baba olduğunu biliyoruz. Kızı Bala’yı Osman Gazi’yle evlendirmiş. Efsanelerle birlikte 120 yıl yaşadığına inanılıyor.”

Türkoğlu, “Gençliğimden bu yana parmağımda bir yüzük vardır. Üzerinde eski Türkçe ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” yazar.

‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’

Karakterin 50-60’lı yaşlarının baz alındığını söyleyen Türkoğlu, kendisine “Karakteri oynarken endişelendiniz mi” şeklinde sorular geldiğini ancak, aksine son derece keyifle oynadığını söyledi. Senaryonun ilk 10 bölümünün hikayesini bildiğini ve projeye 11. bölümden sonra dahil olduğunu söyleyen Türkoğlu, dizinin detaylarına girmeden “karakterini” anlattı:

Konuk oyuncu olarak katıldığım dizinin tarihi gerçeklere sadık kalındığını gördüm, üstelik çok iyi bir dille yazılmış olması da beni cezbetti. Öncesinde de etkilendiğim bir projeydi ve bu nedenle koşa koşa kabul ettim. Gençliğimden bu yana parmağımda bir yüzük vardır. Üzerinde eski Türkçe’yle ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ yazar. Bu Şeyh Edebali’nin en çok etkilendiğim sözüdür. Her yere yazılması gereken bir söz. Çünkü bu nasıl bir toplum olduğumuzu da anlatıyor.”

Türkoğlu, Vahdettin, Hezarfen Ahmet Çelebi, İbni Arabi, İbni Heyzem ve Nicola Tesla gibi tarihi kişiliklere hayat vermek istediğini belirtti.

‘Vahdettin ve Tesla’yı oynamak isterim’

Dizide bolca zikir sahnelerinin olduğunu anlatan Türkoğlu, “Konya’da irili ufaklı birçok tekke var ve buralarda yapılan zikirler de dizide olacak. Tarihi karakterleri canlandırırken en çok dikkat ettiğim senaristin aslına ne kadar sadık ve bana ne kadar fazla bilgi sunabildiğidir. Çünkü oynayacağım karakter üzerine çalışmak ve ortaya çıkacak rolün olabildiğince üzerinde yürümek isterim” dedi. Oynamak istediği birçok karakter olduğunu belirten ünlü oyuncu, Vahdettin, Hezarfen Ahmet Çelebi, İbni Arabi, İbni Heyzem ve Nicola Tesla olduğunu belirtti. Yerli ve yabancı tüm tarihi karakterleri merak ettiğini söyleyen Türkoğlu, en çok da bütün insanlık tarihini etkileyen Hz. Muhammed’in nasıl biri olduğunu merak ettiğini söyledi. Türkoğlu, “Vahşetin tam ortasını vahaya çeviren bir karakter. Gaddar insanları birer merhamet abidesine dönüştürüyor. O nedenle çok etkileniyorum” ifadelerini kullandı.

Türkoğlu “Oyuncunun görevi karakteri tüm boyutlarıyla ortaya koymak” dedi.

‘Oyuncu karakteri tüm boyutlarıyla ortaya koymalı’

Oyunculuk kariyeri dışında kişiliğinden de bahseden ünlü oyuncu, “İstanbul aşığı, nezaketten zarafete ödün vermeyen, hayatımın her saniyesini müzikle geçiren, tarihi karakterleri ve kendi kültürünü çok seven biriyim. Bu nedenle hayatta en çok istediğim şey zamanda yolculuk yapmak. Ülkemi çok gezdim ama dünyayı görmek, tanımak isterdim” dedi. Şiir yazan ve bir gün bunları bir araya getirmek istediğini söyleyen Türkoğlu, oyunculuk kariyerinden de şu sözlerle bahsetti: Bir kısa film senaryosu yazdım, çektim ve oynadım. İki yazdığım senaryo ve kenarda bekleyen projeler var. Bir karakteri canlandırırken çok insan gibi olmasına dikkat ediyorum. Oyuncunun görevi karakteri tüm boyutlarıyla ortaya koymak. Aslında bu yazardan başlıyor. Yazar bize nasıl bir yol çizmiş, ne kadar dolambaçlı olursa o kadar iyi. Örneğin, Emanuel Karasu’yu oynarken etrafımdan son derece olumlu tepkiler aldım. Kötü karakteri bile ne kadar inandırıcı oynadığımı söyleyenler oldu. Bu da benim üstlendiğim görevi layıkıyla yerine getirdiğim gerçeğini ortaya çıkarıyor” diye konuştu.