Özel: O zaman 130 dolar yapıyordu, şimdi 6 buçuk dolar

Özel’den Kurum’a: Ekrem Başkan İBB Başkanı olduğundan beri Tayyip Bey İstanbul’un üstünde helikopterle gezemiyor.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) başkanı Ekrem İmamoğlu ile Beykoz Halk Buluşması’na katıldı. Burada halka seslenen Özel, “Ekrem Başkan İBB Başkanı olduğundan beri İstanbul’un üstünde, bir helikopterin içinde Tayyip Bey gezemiyor. Gezip de yanındaki İBB başkanına, ‘Bu arsa kimindi? Bizimdi efendim, Katarlara verdim. Bu arsa kimindi? İBB’nin efendim. Ben bunu BAE’ye söz verdim. Ya arsa kalmadı mı? O zaman bir kanal daha açalım, etrafını Katarlılara satalım’ diyemiyor. Bunların hepsi bitti, şimdi Murat Kurum‘a soruyorlar. Baktı ki Ekrem Başkan’ın sloganını İstanbul benimsemiş, ‘ya kanal ya İstanbul’ demiş. Diyor ki ‘İstanbul’un sorunlarını konuşalım, bunu neden gündem getiriyorsun, neden Kanal İstanbul konuşalım?’ Kardeşim, Kanal İstanbul’u senin reisin, recep Tayyip Erdoğan söyledi. Bu ihanet projesini Ekrem başkanımız durdurdu” dedi.

Beykoz Halk Buluşması’nda yaptığı konuşmada, “Bunların eline İstanbul düşerse Allah İstanbul’u korusun” diyen İmamoğlu, “Bunlar gizli gizli ihale yapıp bir yandan Kanal İstanbul’da yol yürümeye çalışıyorlar. 200 lirayı 14 sene önce bu hükümet çıkardı.14 sene önce 200 lira 130 dolar yapıyordu, şu anda 6 buçuk dolar yapıyor. Hani diyordu ya, ‘Nereden nereye…'” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:

“Beykoz kimsenin tapulu mülkü değil. Beykoz, Beykozlunun. Oyalamaca yok. Büyükşehirde de Beykoz’da da hep beraber güçlü ittifakımızın karşılığını alacağız. Bizim ittifakımız halk ittifakı, İstanbul İttifakı. Bizim kapımız herkese açık.

Beykoz Sosyal Tesisleri ve Kır Bahçesi’ni vatandaşlarla buluşturduk. Orası işgal altında bir yerdi. Temizleyip boşalttık. Millete ait olan yeri millete verdik. Biz milletin yerini millete, milletin parasını millete veriyoruz kardeşim.

“Yıllarca kim için bekletiyorlardı bilmiyorum ama biz orayı da millete açıyoruz”

Çubuklu’daki siloları, akaryakıt tanklarını biliyorsunuz değil mi? Oralara muhteşem kütüphaneler, sosyal tesis, müzeler, çocuk oyun alanları, konser alanları geliyor. Yıllarca kim için bekletiyorlardı bilmiyorum ama biz orayı da millete açıyoruz.

“Kent lokantası insanlarımızın açlığını, öğle yemeği yiyemeyişini karşılaması noktasında önemli bir proje”

Emeklilerimiz çok sıkıntıda. Biz kent lokantasını bu şehrin her noktasına açacaktık zaten, devam ediyoruz. Kent lokantası insanlarımızın açlığını, bir lokantaya gidişini, öğle yemeği yiyemeyişini karşılaması noktasında önemli bir proje oldu. Beykoz’a da kent lokantası geliyor, hiç merak etmeyin.

“200 lirayı 14 sene önce bu hükümet çıkardı; o zaman 130 dolar yapıyordu, şimdi 6 buçuk dolar”

Bakın hayat pahalılığı… Arkadaşlarıma dedim ki… En büyük paramız 200 lira değil mi? 200 lirayı 14 sene önce bu hükümet çıkardı. 14 sene önce 200 lira 130 dolar yapıyordu. Dün arkadaşlarım raporunu çıkarttılar. Şu anda 6 buçuk dolar yapıyor. Öğlene doğru arkadaşım beni aradı, dedi ki başkanım belki de bugün 6 dolara düşecek. 130 dolar nere, 6 dolar nere? Hani diyordu ya, ‘Nereden nereye…’ Değer kaybı yüzde bin 200’den fazla. 200 lira ilk çıktığında 500 ekmek alıyordu, şu anda 50 ekmek alabiliyor. 200 lira 41 kilo tavuk alıyordu, şimdi 1 buçuk kilo tavuk alamıyor, 1 kilo. İşte biz bu yüzden İstanbul’da sosyal yardımları 6 kat artırdık. Bunlar gelince yardımları keser diyorlardı.

650 bin annenin cebinde anne kart var. Kreşleri biz açtık. 100 bin öğrenciye eylül ayından itibaren 15’er bin lira burs vereceğiz. Yeni dönemde öğrenci yurt sayımızı tam 15 bin kişi kapasiteye çıkaracağız. 

“Bunların eline İstanbul düşerse Allah İstanbul’u korusun”

Bir başka sorumluluğumuz daha var, İstanbul’u korumak, İstanbul’un muhafızı olmak. Bunların eline düşerse Allah bu memleketi, bu şehri korusun. 200 liranın düştüğü durumu söyledim ya, bunların eline İstanbul düşerse Allah İstanbul’u korusun.

“Bunlar gizli gizli ihale yapıp bir yandan Kanal İstanbul’da yol yürümeye çalışıyor”

Biz çok güzel bir söz var: Huylu huyundan vazgeçer mi? Bunlara mikrofon uzatılınca ne diyorlar: Milletin gündeminde olmayan bizim gündemimizde olmaz. Kanal İstanbul için diyorlar. Ben size söyleyeyim bunlar gizli gizli ihale yapıp bir yandan Kanal İstanbul’da yol yürümeye çalışıyorlar. 

Biz Kanal İstanbul gibi bir felaket bu şehrin başına gelmesin diye çalışıyoruz. Genel seçimden önce çıkıp, ‘Faiz düşerse enflasyon da düşer, bu ruh bu tende oldukça faizi düşüreceğiz, nas var, sana bana ne oluyor?’ dediler mi? Ne yaptılar? Faizin 8 buçuktan aldılar. Gerçek faiz neredeyse 3 haneli rakamlara çıktı. Biz onlar gibi aldatanlardan olmayacağız. Allah bu şehri aldatanlar ve aldananlardan korusun. Kimseyi oy verdi, vermedi diye ayırt etmeyeceğim. Ne dedim, ‘Hak yemem, kimsenin de hakkını yedirmem’ kardeşim.

İnsanları bir kez bile aldatacağıma on, yüz seçim kaybederim. Ama bunlar insanların bin kere aldatıp bir kez seçim kazanmak isterler. Yalanı, dolanı, iftirayı işin içine katarlar.”

Özgür Özel: Halk, ‘Biz İstanbul’da Osmanlı tokadı vuracağız’ diyenlere demokrasi tokadı vurdu

İmamoğlu’nun ardından sahneye çıkan Özel de özetle şunları söyledi:

“Aladdin Başkan’ı size emanet ediyorum. 5 yıl önce Beykoz’a gelmiştim. Bugün gördüğüm ne güzel Beykoz öyle. Beykoz, 5 yıl önce verdiği karardan memnun. Diyor ki Ekrem İmamoğlu ile tam yol ileri.

Geçen seçimlerde küçük farkı bile hazmedemeyip hilelerle seçimi elimizden almak istediler. O 19 günde Ekrem Başkan’ın nasıl hakkının yendiğini ve İstanbul’un iradesine el konulmak istediğini görenler ne yaptı? ‘Biz İstanbul’da Osmanlı tokadı vuracağız’ diyenlere bir demokrasi tokadı vurdu, akılları başlarına geldi. 

“1 Nisan’da Beykoz’un makus talihi değişecek”

Beykoz’un geçmişine bakınca memleketim Manisa ile benzerlikler gördüm. Bizde Sümerbank fabrikası vardı, kapattılar, içimiz yandı. İşsizimiz çok arttı. Burada da deri kundura fabrikası, ispirto fabrikası ve son olarak Paşabahçe Şişecam fabrikasının kapatıldığını, yerine istihdam yaratacak hiçbir adımın atılmadığını gördüm, üzüldüm üzüldüm üzüldüm. Ekrem Başkan’ın Aladdin Başkan ile kol kola girip Beykoz’u ayağa kaldıracağını, bu konudaki azmini, heyecanını, kararlılığını görüyorum ve üzülmüyorum. 1 Nisan’da Beykoz’un makus talihi değişecek, söz veriyoruz.

“Kanal İstanbul’u senin reisin, Recep Tayyip Erdoğan söyledi”

Ekrem Başkan İBB Başkanı olduğundan beri İstanbul’un üstünde, bir helikopterin içinde Tayyip Bey gezemiyor. Gezip de yanındaki İBB başkanına, ‘Bu arsa kimindi? Bizimdi efendim, Katarlara verdim. Bu arsa kimindi? İBB’nin efendim. Ben bunu BAE’ye söz verdim. Ya arsa kalmadı mı? O zaman bir kanal daha açalım, etrafını Katarlılara satalım.’ Bunların hepsi bitti, şimdi Murat Kurum’a soruyorlar. Baktı ki Ekrem Başkan’ın sloganını İstanbul benimsemiş, ya kanal ya İstanbul demiş. Diyor ki ‘İstanbul’un sorunlarını konuşalım, bunu neden gündem getiriyorsun, neden Kanal İstanbul konuşalım?’ Kardeşim, Kanal İstanbul’u senin reisin, Recep Tayyip Erdoğan söyledi. Bu ihanet projesini Ekrem Başkanımız durdurdu.

“Binali Bey olsaydı Kanal İstanbul’u yapmışlardı, her tarafını da Katarlılara satmıştı”

Eğer 5 yıl önce Ekrem başkan değil de o zamanki Tayyip Bey’in adayı Binali Bey olsaydı kalan bütün arsalar gitmişti, İstanbul’un boğazına hançer girmişti. Kanal İstanbul’u yapmışlardı, her tarafını da Katarlılara satmıştı.

“94 ruhu dediğin Ankara’da Melih Gökçek belediyeciliğidir”

94’te kazanmış ya, 94 ruhuyla diyorlar. Kardeşim 94 ruhu dediğin Ankara’da Melih Gökçek belediyeciliğidir. İstanbul’a ihanetin başlangıç günüdür.

“Tayyip Bey geldiğinde İstanbul’da 4 gökdelen vardı, giderken 247”

Tayyip Bey diyor ki ‘Biz dikey mimariyi tercih ettik, İstanbul’a hançerleri sapladık, burada benim de suçum var’ O geldiğinde İstanbul’da kaç gökdelen vardı? 4… Böyle Rabia yapıyor ya… O giderken tam 247 vardı. İstanbul’a 247 hançer saplayanın bundan sonra b u şehre verebileceği hiçbir şey yoktur. Gölge etmesinler yeter.

“Tayyip Bey bana, ‘Emeklileri tahrik ediyor’ diyor”

Bir de Tayyip Bey ile aramızda son günlerde büyük bir gerilim var. Bana, birisi emeklileri tahrik ediyor diyor. En düşük emekli maaşı 10 bin lira. Dün Türk-İş açıkladı, açlık sınır 16 bin 200 lira. Türkiye’de neredeyse tüm emekliler açlık sınırının altında. Açız diye bağırıyorlar.

“Beşli çeteye, saray müteahhitine, zenginlerin vergilerini ödemeye para buluyorsun”

Diyor ki emeklilere senin dediğini verirsem çalışanlara maaşını ödeyemem. Yalan. Sen beşli çeteye, saray müteahhitine, zenginlerin vergilerini ödemeye para buluyorsun. Emekliye gelince param yok diyorsun. Siyaset, öncelik belirleme işidir. Senin önceliğin beşli çeteler, benim önceliğim emekliler. Senin önceliğin birilerini zengin etmek, bizim önceliğimiz birilerinin yoksulluğunu gidermek. CHP’li belediye başkanları, 1 Nisan’dan itibaren Aladdin Köseler yoksulluğu yönetmek için değil, yok etmek için göreve gelecek, bunu böyle bilin.

“Atatürk’ün baba evinin kapısı herkese açık”

Madem ki bu memleketin yüzde doksan beşi Atatürkçüdür, Atatürk’ün baba evinin kapısı hepsine açıktır, buyursunlar, gelsinler. Tam 100 yıl sonra cumhuriyetin bir kez daha kurtulmasına, demokrasinin bir kez daha kurulmasına, fakirin fukaranın kollanmasına ihtiyaç var; onun için bu seçimlerde AK Parti ile MHP’nin Cumhur İttifakı’na karşı bir büyük ittifakına ihtiyaç var. Biz CHP olarak İstanbul’da İstanbul, Türkiye’de Türkiye ittifakının içindeyiz.

“Yataktan kalkınca Ekrem Başkan kadar Aladdin Başkan kadar koşturmaya hazır mısınız?”

Türkiye ittifakının içinde elbette sosyal demokratlar var. Ancak yetmez, milliyetçi demokratlar, iyi insanlar var. Muhafazakar demokratlar var, hepimiz gibi inançlı insanlar var. Hiç ayrım yapmadan Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkes’i, göçmeni hep beraber bütün demokratları İstanbul’da İstanbul, Türkiye’de Türkiye ittifakına davet ediyoruz. Türkiye ittifakı milli takım gol attığında kim ayağa kalkıyorsa, Filenin Sultanları dünya şampiyonu olup da bayrak göndere çekilirken, İstiklal Marşı okunurken iki gözü yaşlı Filenin Sultanları’nı görüp de kimin gırtlağı düğümleniyorsa ve kim vatanını, milletini, bayrağını seviyorsa hepsi Türkiye ittifakının içindedir. Biz de onlarla birlikteyiz.

Yarın sabah yataktan kalkınca Ekrem Başkan kadar Aladdin Başkan kadar koşturmaya hazır mısınız? Yarından itibaren 1 ay boyunca durmak, dinlenmek, gezmeye gitmek yok. Çalışmak var. Söz mü? Ben size inanıyorum, güveniyorum.”