“Son 4 ayda sporcularımız 340 altın, 385 gümüş, 320 bronz olmak üzere 1045 madalya aldı”

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, milli sporcuların son 4 ayda 340 altın, 385 gümüş ve 320 bronz olmak üzere 1045 madalya aldığını belirtti

Alsancak Gençlik Merkezi’nde gazetecilerle bir araya gelen Kasapoğlu, yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Avrupa’nın en genç, dünyanın da en genç nüfusuna sahip ülkelerinden biri olduğunu ifade etti.

Bakanlığı döneminde gençlerle beraber olduklarını ve katılımcı bir model izlediklerini kaydeden Kasapoğlu, gençlerin Gençlik ve Spor Bakanlığının sahibi olduğunu ifade ederek, “Gençler için, ‘Bakanlıkta, bakanlığın merkez teşkilatında, birimlerinde, tesislerinde, mekanlarında kapı yok’ dedik. Kapıyı tıklamadan girebilirsiniz, bu mekanlar sizin mekanlarınız. Bu rahatlığı verdik gençlere.” diye konuştu.

Sporda tesis, altyapı ve spor eğitimi devrimiyle tüm branşlarda önemli başarılar elde edildiğini belirten Kasapoğlu, şöyle konuştu:

“Artık Türkiye’de pek çok branşta, eskrimden modern pentatlona, voleyboldan cimnastiğe, okçuluktan güreşe kadar her gün bir başarıyla hamdolsun mutlu oluyoruz. Tabii bu bir spor devriminin neticesi. O kadar çok başarı geliyor ki artık sıradanlaşıyor, normalleşiyor ama inanın burada büyük bir mucize var.”

Türkiye’nin ev sahipliğindeki Avrupa Cimnastik Şampiyonası’nda erkeklerde takım halinde ikinci olunduğunu, Adem Asil’in 2 altın, Ferhat Arıcan’ın da gümüş madalya kazandığını hatırlatan Kasapoğlu, şöyle konuştu:

“Türkiye cimnastikte artık bir marka ve bu markayı her geçen gün güçlendiren bir ülke. Biliyorsunuz halter spor tarihimizin en büyük başarılarına imza attığımız branşlardan biri. Doğrusunu söylemek gerekirse halterde bir düşme trendi vardı. Oradaki gerekli çalışmalarla bunun sonuçlarını da almaya başladık. Yine son bir aydaki şampiyonada, Avrupa Şampiyonası’nda sporcularımız 22 madalya ile döndüler. Avrupa Güreş Şampiyonası’ndan da 17 madalyayla döndü sporcularımız.”

Kasapoğlu, kadınlar basketbolunda Avrupa Ligi’nde iki Türk takımının finale yükseldiğini, kadınlar voleybolda da Şampiyonlar Ligi’nde yine Türk ekiplerinin şampiyonluk için mücadele edeceğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Son 4 ayda sporcularımız 340 altın, 385 gümüş, 320 bronz olmak üzere toplam 1045 madalya aldılar ve otuz farklı branşta. Eskiden birkaç branş vardı, şimdi sadece 4 ayda 30 branş. 2022’de ne yaptık, 2 bin 55 altın, 2 bin 27 gümüş, 2 bin 45 bronz, tam 6 bin 127 madalya, elliye yakın branş. Gelinen nokta ufkun, potansiyelin ne kadar geniş olduğu ve başarıların ne kadar güçlü olduğunu bizlere gösteriyor.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın spor aşığı bir lider olduğunu ve sporu birkaç branştan ibaret görmediğini kaydeden Kasapoğlu, “Sporun pek çok branşına hem teknik anlamda vakıf olan hem de yakın ilgi gösteren bir lider. Onun bu anlamdaki vizyonu, liderliği, İstanbul’daki büyükşehir belediye başkanlığından itibaren ortaya koymuş olduğu vizyon hamdolsun bizi bu noktalara getirdi.”

Kasapoğlu, Türkiye’nin uzun süre bazı branşlarda olimpiyatlara sporcu bile gönderemediğini belirterek, şunları kaydetti:

“Türkiye temsilci gönderemediği branşlarda artık kürsüye oynuyor, zirveye oynuyor ve hangi branş olursa olsun Türk bayrağının dalgalandığını görüyoruz. Dalga dalga yayılan bu başarılar gerektiği kadar gündem oluyor mu? Hak ettiği gündemi yakalıyor mu? O başarılar hangi ülkede yaşanırsa yaşansın, kazanılırsa kazanılsın ana gündem maddesi olur. Gazetelerimize bakıyorum, televizyonlarımıza bakıyorum, saatlerce, günlerce kısır tartışmaları görüyorum. Şunu elbette biliyoruz, kabul ediyoruz. Branşlar içerisinde büyük ekonomi nedir, futboldur. Elbette içeriklerin en büyük kısmının futbol olması doğaldır ama ülkenin spor tarihine altın harflerle geçen spor devriminin, ülkede daha fazla konuşulması gerekir”

Sportif yetenek taraması ve spora yönlendirme projesinin çok önemli olduğunu ifade eden Kasapoğlu, “Yetenek noktasında özel ilgilenme gerektirmeyen gençlerimizi de spora yönlendirip onları da bu anlamda hayat boyu bir spor aktivitesine dahil etmek ve kültür oluşturmak önemli.” dedi.

Kasapoğlu, sporun gelişimi için Milli Eğitim Bakanlığı ve üniversitelerle çeşitli iş birlikleri gerçekleştirdiklerini belirterek, şöyle konuştu:

“Biz tüm tesislerimizi eser olarak nitelendiriyoruz. Çünkü bunların her biri, bir vizyonun ürünü, bir hayalin ürünü. Neydi bizim hayalimiz? Türkiye’nin sporda önde gelen ülkelerden biri olması ve tüm alanlarda olduğu gibi sporda da öncü bir ülke olmak. İstikamet belirleyen, çıtayı koyan ülke olma hayali. O yüzden biz tesislerimizi sadece birer salon, saha, stat olarak görmüyoruz. Sadece stattan ibaret mi burası. Değil. Onların temelinde hayallerimiz var. Bu anlamda, bu tesislerin duvarlarını, gençlerimizin başarısıyla mutlu olan 85 milyonun o güzel duygularıyla mutluluklarıyla örüyoruz. O yüzden ben tesislerin her birine eser diyorum. Bu eserler sadece bugünümüzü değil, yarınlarımızı da aydınlatacak eserler.”

Kasapoğlu, bu yıl İzmir’de başvuran her öğrencinin yurtlara yerleştirildiğini, Avrupa’da bunun ortalamasının yüzde 15-18’lerde olduğunu belirtti.

Depremin ilk anından itibaren yurtların depremzedelere açıldığını hatırlatan Kasapoğlu, “Yurtlar bir modeldir. Özel bir modeldir ve özel bir ilginin sonucudur.” dedi.

Kasapoğlu, gençlere bir imkan verildiğinde başaramayacakları şey olmadığını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye Yüzyılı ile dünyayı daha adil bir ortam kılmanın yolu, bizim gençlerimizin omzunda yükselecek inşallah. Evet, yeni bir yüzyıl, Türkiye Yüzyılı diyoruz değil mi? Hamdolsun bu sürecin başlangıcına yönelik adımlarımız, Türkiye Yüzyılı’na hazır hale getirdiğimiz bir gençlik altyapısı var. 81 ilde üniversite; üniversiteye erişimin sağlanabilmesi, fırsat eşitliği temelinde atılan bir adımdır ve sonuçtur. Birileri gençleri araç olarak görüyor ama biz gençleri özne olarak görüyoruz. Anlayışımızın öznesi, her şeyin başı, temeli, ana aktörü gençler.”

Milletvekili adayı olduğu İzmir için, “Türkiye’nin gözbebeği şehirlerinden.” ifadesini kullanan Kasapoğlu, sanayisi, ekonomisi, tarımı, turizmi, eğitimi, sporu ve gençliğiyle bir marka olan kenti birlikte güçlendireceklerini kaydetti.

İzmir’deki müthiş enerjiye şahit olduğunu dile getiren Kasapoğlu, “İzmirli hemşehrilerimizin ilgisi için müteşekkirim. İzmirli gençlerin bu anlamdaki teveccühü için çok mutluyum. İzmir’in bu anlamda bir enerji misyonu taşıması ayrıca mutluluk verici. İnşallah önümüzdeki günlerde İzmir’le ilgili yeni çalışmalarımız olacak. Sporda, gençlikte, diğer alanlarda hizmete alacağımız çalışmalarımız olacak. Oralarda sizlerle beraber olacağız. Başlatacağımız, müjdeleyeceğimiz çalışmalarımız olacak.” diyerek sözlerini tamamladı.

“Karşıyaka Stadı” açıklaması

Kasapoğlu, 40’tan fazla stat yaptıklarını, İzmir’de de Gürsel Aksel Stadı ve Alsancak Mustafa Denizli Stadı’nı sporseverlerin hizmetine sunduklarını aktardı.

İzmir’deki Karşıyaka Stadı’nın henüz tamamlanmadığını hatırlatan Kasapoğlu, şöyle konuştu:

“Maalesef belediyeler dahil olmak üzere engellerle karşılaştık yoksa stadın yapımı bitmişti şimdiye kadar. İzmir’de 3 stadın temeli aynı anda atıldı. Belediyelerin engellemesi, farklı kurumların engellemesi… Biz talep neyse bugüne kadar gereken adımlarımızı attık. Son süreçte yine Büyükşehir Belediyesiyle bir protokol imzaladık, devrettik. ‘Hadi biz yapacağız’ dediler ama 3 yıldır onun adımını da atmadılar.”

Kasapoğlu, Karşıyaka Stadı’nı gerekirse kendilerinin yapabileceğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birilerinin bu noktada artık engel olmaktan ve bu süreçleri birer istismar aracı görmekten vazgeçmesi lazım. Bakın biz eser üretiyoruz. O yüzden yapmaktan, inşa etmekten hiçbir zaman kaçmayız. Bilakis birileri bir adım atıyorsa biz on adım atarız. Yeter ki gölge etmesinler, yaparız. Hepsinden önce başlayan bir süreci durduranlar, bunun müsebbipleri, bunu engelleyenleri açığa çıkarmanız lazım.”