“Sonsuza kadar kimyasallar” 330’dan fazla vahşi yaşam türünü tehdit ediyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Çevresel Çalışma Grubu’nun (EWG) yayınladığı bir analiz PFAS olarak bilinen ‘Sonsuza dek kimyasal”ların 330’dan fazla vahşi yaşam türünü tehdit ettiğini harita ile ortaya koydu. Analiz PFAS’ların sebep olduğu küresel kirlenmenin kapsamını da ilk kez bu kadar açıkça gösterdi

The Anatolia Post / Yakın tarihli 100’den fazla emsal değerlendirmeli çalışmaya dayanan analiz, bu hayvanlarda yalnızca eski sonsuza dek kimyasal olan PFOA ve PFOS değil, 120’den fazla benzersiz PFAS bileşiği tespit etti. Antarktika hariç her kıtada kirli hayvanlar bulundu.

Yeni harita, birçok balık türü, kuş, sürüngen, kurbağa ve diğer amfibiler, atlar ve kutup ayıları gibi büyük memeliler ve kediler gibi küçük memeliler dahil olmak üzere çok çeşitli vahşi yaşam üyesini tehdit altında olduğunu gösterdi.

EWG’de kıdemli bilim adamı olan Ph.D. David Andrews, “Bu yeni analiz ve ortaya çıkan harita, türler PFAS için test edildiğinde bu kimyasalların tespit edildiğini gösteriyor” derken sonucun son birkaç yılda yapılan çalışmalara dayandığının altını çizdi.

Dünyadaki tüm türlerin derdi PFAS

Andrew açıklamasında ‘PFAS kirliliğinin sadece insanlar için bir sorun olmadığına dikkat çekti ve “Bu, dünyadaki türler için bir sorun. PFAS her yerde bulunur ve türünün ilk örneği olan bu harita, PFAS’ın dünya çapında vahşi yaşamı ne ölçüde kirlettiğini açıkça ortaya koyuyor’ dedi.

Dünyanın her yerinde

Biyolojik Çeşitlilik Merkezi Çevre Sağılığı Bilim Direktörü Nathan Donley de, “Kuzey Kutbu’nun uzak köşelerindeki kutup ayısından Pasifik Okyanusu’nun tropik bölgelerindeki atmaca gagalı kaplumbağaya kadar, dünyanın en kritik tehlike altındaki türlerinin mücadele etmesi gereken bir başka tehlike daha var: PFAS kimyasal kirliliği. Tercihimiz ya yaygın kimyasal kirlilikle yok oluşu mümkün kılmaya devam etmek ya da bunu önlemek için harekete geçmek” diye konuştu.

Bu harita sadece başlangıç

EWG’nin yaklaşık 25 yıldır PFAS’a karşı savaştığını hatırlatan EWG Başkanı Ken Cook, “O zamanlar, araştırmacılarımız bilimsel çalışmaları analiz ettiler, kendi araştırmalarımızı yürüttüler ve toksik PFAS’ın tespit edildiği yerleri çizdiler. Şimdi bu kimyasalların dünyanın hemen her köşesindeki hayvanların vücutlarını kirlettiğini gösterdik” dedi. Cook  dünya genelinde hala kontamine olma olasılığı yüksek ancak henüz test edilmemiş sayısız yer ve tür olduğunu, PFAS kirliliğinin küresel bir sorun haline geldiğini ifade etti ve “Bu harita sadece başlangıç” diye konuştu.

Sonuçlar vahim

EWG analizine dahil edilen bir çalışma, kardinallerin kan serumlarında bulunan 12 farklı PFAS bileşiği ile topraktan, yeraltı suyundan ve havadan PFAS’a maruz kaldığını göstermektedir. Kuzey Pasifik’teki deniz kaplumbağaları üzerinde yapılan başka bir araştırma, PFAS’ın bu hayvanların yumurtalarından bağışıklık sistemlerine kadar her aşamada gelişimini etkileyebileceğini ortaya koyuyor.

PFAS, kişisel bakım ürünleri, gıda ambalajları, su geçirmez giysiler gibi tekstiller ve diğer birçok ürün dahil olmak üzere çok çeşitli tüketici ürünlerinde kullanılmaktadır. Ayrıca, çevrede önemli bir kirlilik kaynağı olan yangınla mücadele köpüklerinde ve teçhizatında yaygın olarak kullanılmaktadırlar.

Birikip, parçalanmaz, sağlık sorunlarını tetikler

PFAS biyolojik olarak birikir ve çevrede parçalanmaz. PFAS’a maruz kalma insanlarda bir dizi sağlık zararıyla bağlantılı olduğundan, bulgular hayvanlar için ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.

Kimyasallar, yeni doğan bebekler de dahil olmak üzere neredeyse herkesin kanında bulunur. İçme suyundaki çok düşük PFAS dozları, aşı etkinliğinin azalması ve bazı kanser risklerinin artması dahil olmak üzere bağışıklık sisteminin baskılanmasıyla ilişkilendirilmiştir. PFAS, artan kolesterol, üreme ve gelişim sorunları ve diğer sağlık zararları ile bağlantılıdır.