Tatar: Sonuna kadar direneceğiz

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

“Bizim büyük denizlere, Akdeniz’in tümüne çıkış yollarımızı engellemek, Mavi Vatan’daki haklarımızı, hukukumuzu çiğnemek ve aynı zamanda hava sahasındaki üstünlüğümüzü de engellemek için birtakım siyaset geliştirmişler. Bunu, bizim kabul etmemiz mümkün değildir. Sonuna kadar direneceğiz.”

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde Kaymakam Hüseyin Sayın ve Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü ile diğer ilgililer tarafından karşılandı. Sivrihisar Kilim Müzesi ve Ulu Cami’de incelemelerde bulunan Tatar, vatandaşlarla sohbet etti.

Tatar, gazetecilere yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve hükümetinin, kendilerine verdiği desteklerden dolayı teşekkürlerini sundu.

Bu mücadeleyi kendisinin ve Kıbrıs Türk halkının yalnız sürdürebilmesinin mümkün olmadığını belirten Tatar, “Güçlü bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Doğu Akdeniz’de, Mavi Vatan’ımızda, aynı zamanda göklerdeki hakimiyetimizin sürdürülmesinde, Türk ulusunun milli menfaatlerinin korunmasında, hep birlikte hareket etmemizin en doğrusu olduğunu, Anadolu halkıyla da paylaşıyorum.” ifadesini kullandı.

Tatar, bir gazetecinin Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin maksimalist deniz yetki alanı iddialarına ilişkin görüşlerini sorması üzerine, şunları kaydetti:

“Maalesef onlar bayağı bir şımarmışlar. Geçenlerde 9 Eylül Üniversitesinde, esasında 9 Eylül günüydü beni çağırmışlar, Milli Savunma Bakanımız Hulusi Akar da oradaydı. Orada yapılan değerlendirmelerde ‘Adalar Denizi’ dediğimiz Ege’de, o adalar ki zamanında bize aitti. Hepsini Yunanlılar, Lozan Antlaşması bağlamında bir yolunu bulmuşlar kendi egemenliklerine geçirmişler. Maalesef Lozan Antlaşması’na rağmen 12 milden bahsetmektedirler. Aynı anlayışı da tüm Doğu Akdeniz’e yaymak suretiyle… Yani diyorlar ki ‘Kıbrıs’ta hiç Kıbrıs Türk’ü yoktur. Hiç Türk halkı yoktur’. Güya adanın hepsi Rum cumhuriyetine aitmiş gibi orada deniz yetki alanlarında ortaya koydukları gerçekten kabul edilemez iddialarla hem bizleri hem Türkiye’yi sarmak ve bizim büyük denizlere, Akdeniz’in tümüne çıkış yollarımızı engellemek, Mavi Vatan’daki haklarımızı, hukukumuzu çiğnemek ve aynı zamanda hava sahasındaki üstünlüğümüzü de engellemek için birtakım siyaset geliştirmişler. Bunu bizim kabul etmemiz mümkün değildir. Sonuna kadar direneceğiz. Biz, hep Türkiye Cumhuriyeti ile iş birliği içinde bu mücadeleyi vermek zorundayız. Çok da mutluyuz. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne sahip çıkmaktadır.”

“Benim için federasyon defteri kapanmıştır”

Ersin Tatar, dünya barışı ve huzuru, bölgesel istikrar için bir anlaşma istediklerine dikkati çekerek, söz konusu anlaşmanın yan yana yaşayan iki ayrı egemen ve eşit devletten geçtiğini vurguladı.

ABD’nin New York kentindeki yeni Türkevi binasının, Türkiye’nin gücüne yakışır bir şekilde açıldığını dile getiren Tatar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birleşmiş Milletler (BM) binasının karşısında Türkevi’nin açılışı bizim için de güzel olmuştur. Nitekim Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne de orada bir kat tahsis edilmiştir. BM toplantılarında Kıbrıs meselesinin gelmişini, geçmişini ve içinde bulunduğu koşullarda neden ‘iki devlet’ dediğimizi… Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, BM’de konuşması oldu. Sayın Cumhurbaşkanı’mız, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne tamamıyla sahip çıkmıştır. Benim sürdürmekte olduğum iki devletli siyasetin çok doğru olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin de tamamıyla desteklediğini ifade etmiştir, Sayın Cumhurbaşkanımız. Bütün bunlar, yaptığımız propaganda, yaptığımız diplomatik görüşmeler anlamında New York toplantılarının verimli geçtiğini göstermiştir. Federasyonun ne olduğu açık ve nettir. Federasyon, çoğunluğun azınlığı yönettiği, zaman içinde Kıbrıs Türk halkının, Türkiye’nin olmadığı Avrupa Birliğinde yok edilmesi, aynı zamanda Türkiye’nin Kıbrıs’tan çekilmesi anlamında olduğu için benim için federasyon defteri kapanmıştır.”