Başkan Yıldırım, AK Parti öncesi ve sonrası Elazığ’ı kıyasladı!

2

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

AK Parti İl Başkanı Şerafettin Yıldırım, Gazeteci Sinan Akyüz’ün moderatörlüğünde gerçekleştirilen  ‘Gündeme Dair’ Twitter sohbeti programına konuk oldu.  Başkan Yıldırım, moderatör Akyüz’ün ve dinleyicilerin sorularını yanıtladı. Başkan Yıldırım programda AK Parti öncesi Elazığ ve AK Parti sonrası Elazığ’ı arasındaki kıyaslamayı yaparak, “20 yılda bambaşka bir Elazığ oldu. 20 yıl öncesi Elazığ ile 20 yıl sonrası Elazığ arasında dağlar kadar fark var” dedi.

AK Parti Elazığ İl Başkanı Şerafettin Yıldırım, Gazeteci Sinan Akyüz’ün moderatörlüğünde sosyal medya platformu Twitter üzerinden canlı yayınlanan ‘Gündeme Dair’ programının konuğu oldu. Elazığ başta olmak üzere birçok farklı şehirden katılımcının yer aldığı Twitter Sohbet Odası programına yurtdışından da çok sayıda izleyici katıldı.

“ELAZIĞ, GÖÇ ALSA DA ÖZÜNÜ KORUYAN BİR ŞEHİR”

Başkan Yıldırım, programa geçtiğimiz gün İstanbul’da sokak ortasında yaşanan Başak Cengiz cinayeti ile ilgili olarak, toplumumuzun böylesi olayları bir daha yaşamaması temennisinde bulunarak, Elazığ’da doğmuş, Elazığ’da yaşayan ve ilimizin her sokağını bilen bir insan olduğunu söyleyen Yıldırım; Elazığ’a dair bilgilendirmede bulunarak, Elazığ’ın kadim bir şehir olduğunu, naif insanlardan oluşan İslami hassasiyetleri ve yardımlaşma duyguları öne çıkan insanların yaşadığı bir kent olduğunu belirtti. İlimizin zaman zaman göç aldığını ve demografik yapısında bir takım değişiklikler olduğunu ancak özünü koruduğuna değinen Yıldırım, Elazığ’ın geleneklerine bağlı ve misafirperver bir şehir olduğunu kaydetti.

“ADALET DUYGUSUNU ÇOK ÖNEMSİYORUM”

Göreve geldiği 14 aylık süreci değerlendiren Başkan Yıldırım, “14 aydır il başkanlığı yapıyorum. Daha öncesinde 5, 5 yıl il başkan yardımcılığı yaptım. İlk göreve geldiğimizde ‘Yeni Dönem Tam Uyum’ dedik. Bunu sadece slogan olarak kullanmadık. Bir takım siyasi çekişmelerden, kıskançlıklardan, uyuşmazlık gibi kavramları yürüyüşümüzden siyasi hayatımızdan çıkarmak istedik. Sözlü şeyleri hayata geçirmeye çalıştık. Dünya nefretten yoruldu, sevgiye ihtiyaç var. Dolayısıyla hayat biçimimizi bu şekilde şekillendirdik. Bir de adalet duygusunu çok önemsiyorum. Adaletli davranmazsanız birçok şeyin kimyası bozulur. 14 aylık süreçte kalbi bir mutmainliğe ulaştığımı düşünüyorum. Ekibimiz çok iyi, birbirinden çok kıymetli arkadaşlarımla yol yürüyorum. Özellikle ilk zamanlarda Reisin Antalya konuşmasını arkadaşlarıma anlatmaya çalıştım. AK Parti’nin sıradan siyasi bir parti olmadığını ve birbirimizi kıskanmamayı, birbirimizin hukukunu korumayı, birbirimize saygı duymasını istiyor. Ben de arkadaşlarıma bunu hatırlatıyorum” dedi.

“ÇITAYI SÜREKLİ YÜKSELTİYORUZ”

Elazığ da vatandaşların en çok hangi sorunu dillendirdiği konusunda, “Vatandaşımızın kapıyı çalmasına gerek yok, kapımız sonuna kadar açık” diye konuşarak, “ Genel başkanımız Cumhurbaşkanımız  ‘Ömer’leri bul yönetimini bununla yap adı Ömer olanlar değil,  yüreğinde Ömer’in adaletini taşıyanları bul, yönetimini oluştur’ dedi. Göreve geldiğimiz ilk zamanlarda parti il binasının yenilenmesi zorunlu hale gelmişti. Depremden dolayı ve bina sahibinden kaynaklı olarak. Güzel bir fiziki binaya taşındık ama bu çok güzel fiziki binanın zekâtını vermek gerek. Bunu nasıl yapacağız? Çok çalışarak tabi ve sahada olarak gerçekleştireceğiz.  Yaptık mı? Yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Çıtayı sürekli yükseltiyoruz ama bununla yetinemeyiz. İnsanlarımıza dokunmak istiyoruz. Elazığ’ın zorluk derecesi biraz arttı. 24 Ocak depremini yaşadık, deprem yaraları sarılmadan pandemi sürecine girdik bir de Elazığ’ın kaderi oldu biraz doğunun kaderi oldu belli bölgelerin kaderi oldu; kuraklık yaşadık ve bunlar üst üste gelince de Elazığ’da yaşamanın zorluk derecesi arttı. Deprem Elazığ’da çok ciddi hasara neden oldu ve bunun çok ciddi travmalarını yaşıyoruz” söylemlerinde bulundu.

“BİZ, ‘BÜTÜN SORUNLARIN MUHATABIYIZ’ DEDİK”

Sözlerini sürdüren Başkan Yıldırım, “Sahada siyasi kimliğimi yansıtırken özümle sözümün bir olmasına çok dikkat ediyorum, yüreğimle konuşmaya dikkat ediyorum. Deprem sonrası sorun yok mu elbette var. 600 binlik bir nüfusa sahip bir şehirde yaşıyorsunuz, bu şehrin 3’ te biri depremden etkilenmiş. 5 katlı bir bina yapıyorsunuz sorunlar oluşuyor,  24 bin konut yapıyorsunuz kısa bir zamanda elbette sorunlar oluşacaktır. Ama biz ‘bütün sorunların muhatabıyız’ dedik. Tabi bütün sorunların çözecek irade şahsımda toplanmış değil. İlk günkü söylediğimiz sözün arkasındayız ve devam ediyoruz. Bize gelen insanların sorunu karşısında ‘bu bizim sorunumuz değil neden bana geldiniz?’ demiyoruz. Öyle insanlar geliyor ki; başkanla görüşebilip görüşemeyeceğini denemek için bile gelen insanlar var. Benimle görüştüğü zaman da bunu dile getiriyor. Duvarında sadece sıva çatlağı olan vatandaşlarımızın sorununu dahi dinliyoruz, ‘bu sorunun muhatabı ben değilim’ diyemezsiniz. Şayet çözemeyeceğiniz bir sorun ise bunu da karşı tarafa uygun bir dille anlatmanız gerek” dedi.

“AK PARTİ DÖNEMİNDE, BİREYSEL VE TOPLUMSAL ÖZGÜRLÜKLERİN ÖNÜ AÇILDI”

AK Parti hükûmeti yönetimi öncesi Elazığ ve AK Parti hükûmeti yönetimi sonrası Elazığ’ı arasındaki kıyaslamayı yapan Yıldırım; “20 yılda bambaşka bir Elazığ oldu. Bu Türkiye’nin her tarafı ile alakalı. Fiziksel değişimden bahsetmiyorum. 20 yıl öncesi Elazığ ile 20 yıl sonrası Elazığ arasında dağlar kadar fark var. Havalimanından tutun da şehir hastanesine, kültür merkezlerinden İpek Yolu Gençlik ve Çocuk Çalışmaları Merkezine, güney çevre yolundan tutun birçok kurum binalarına kadar inanılmaz değişiklikler var. Ama asıl inandığım ve çok önemsediğim şey şu; bireysel ve toplumsal özgürlüklerin önünün açılması bu yapılanların çok daha üstünde, çok daha önemlidir. Geçmiş yıllarda bir askerin bir general olduğu dönemlerden bazı şeylere şahit olmuş ancak şimdilerde siyasetin özgürlükçü ortamlarına ulaşmış biri olarak söylüyorum. İnsanlar günümüzde kendilerini ifade edebilme yeteneğine sahipler. Belki istenilen seviyeye gelmemiş olabilir ama bunu toplumsal değişimle başarmak zorundayız. Bireysel ve toplumsal özgürlüklerin önünün açılmış olması bana her şeyden daha önemli şahsiyetli onurlu bir kazanımdır diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“CUMHURBAŞKANIMIZLA BİRLİKTE İNSANLAR YENİDEN ŞAHSİYET BULDU”

Moderatör Sinan Akyüz’ün “Elazığlı vatandaşlar Cumhurbaşkanı hakkında neler ifade ediyorlar?” sorusunu da yanıtlayan Başkan Yıldırım; “Elazığlılar Cumhurbaşkanımızı inanılmaz seviyorlar, inanılmaz bağlılar; Reis diyorlar başka bir şey demiyorlar, Cumhurbaşkanı diyorlar başka bir şey demiyorlar, Recep Tayyip Erdoğan diyorlar başka bir şey demiyorlar.  Bu başka bir muhabbet, başka bir sevgi, bambaşka bir bağlılık. Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada bot hesaplardan yapılan paylaşımlarla  bir çalışma  yaptılar, öldüğüne dair bazı tweetler atıldı. Sabahın erken saatlerinde iki kadın vatandaşımız beni arayıp ağlayarak ‘lütfen söyleyin ne olur bana doğruyu söyleyin, sabaha kadar Kur’an okudum’ diyorlar. Ben de böyle bir şey olmadığını söyleyip ikna etmeye çalıştım. Reis sevgisinde Elazığ’ da hiçbir azalma yok aksine azalma var. Neden var işte o bahsettiğim bireysel ve toplumsal özgürlük bizim gibi kuşakların yaşadığı o çok sıkıntılı dönemlerden bugünlere gelmiş olmamız eğer abartılı kabul etmezseniz Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte insanların yeniden şahsiyet bulduğunu söyleyecek kadar çok özellikli bir cümle sarf edebilirim. Buna itiraz eden kardeşlerimiz olabilir onlara saygı duyuyorum ama ben kendimde bunu yaşadım bunu biliyorum, bunu çok rahatlıkla söyleyebilirim.  Böyle bir liderle, ömrü uzun olsun inşallah onunla daha uzun yıllar yol yürümeyi arzu ediyorum” diye konuştu.

“GENEL BAŞKANIMIZI, ABDULHAMİT’İN YALNIZLIĞINA BIRAKMAYACAĞIZ”

Yıldırım konuşmasının devamında; “Çok güzel bir ekibimiz var, yoruluyoruz; kardeşlerimden biraz daha fazla yoruluyorum. Ama şunu söylüyorum; yorulduğumu düşündüğümde o aklıma geliyor. Yorulduğuma utanıyorum, oturup biraz dinlenmek istesem şehitler aklıma geliyor. Bir de durmayan o adam… Üzülüyorum utanıyorum, uyanıyorum ve reis seni çok seviyorum diyorum toplantılarda. Empati yapıyorum 20 yıldır bu insan 4-5 saat uyuyarak ondan öncesinde de farklı siyasi arenalarda çalışan bir lidere yol arkadaşlığı yapıyoruz. Dolayısıyla biz duramayız, biz durduğumuz zaman ihanet ederiz. Eğer biz kendi keyfimize göre davranacaksak bu şemsiyenin altında gölgelenmememiz gerekir.  Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırları dışında da ümmete mal olmuş bir kimlik bir anlayış ve bir duruşu vardır. Bu kadar ümmetin umudu olmuş bir lider ile yol yürüyoruz bunun sevgisi elbette farklı olacaktır. ‘Biz onu Abdulhamit’in yalnızlığına bırakmayacağız’ diyoruz. Bu anlayışla siyaset yapmaya hizmet vermeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“ELAZIĞLILAR, KENDİLERİNİN MUTLAK MANADA DİKKATE ALINMASINI İSTİYOR”

Elazığlıların beklentileri hakkında değerlendirmede bulunan Başkan Şerafettin Yıldırım; “Elazığlılar, öncelikle kendisinin mutlak manada dikkate alınmasını kendilerinin bir birey olduğunu düşünen bir aklı olduğunu eleştirel bir yönü olduğunu ve bunun mutlaka dinlenmesi gerektiğiniz bize bir şekilde hissettirdiğini biz biliyoruz. Biz giderken de onu dinlemek zorundayız, eleştirilerini kabul etmek zorundayız çözümünü de anında yapmak zorundayız yapamıyorsak da başka yerlere taşımak zorundayız. Onu yok sayarsak onun eleştirel boyutuna dikkate almazsak o bize yeri geldiğinde bize dersimizi verecek kendisini bize hatırlatacaktır. Biz onun için bu empatiyle vatandaşlarımıza yaklaşıyoruz. Dokunmak dediğimiz hadise de bu; dokunmanın sahada karşılığı layık olduğu şahsiyet yerine koymak, birey yerine koymak şeklinde algılamaktır. Bu güne kadar il binamızda 20 binin üzerinde insan kabul ettim; dışarıda dokunduklarımız hariç. Sürekli sahadayız koşuyoruz koşturuyoruz” ifadelerini kullandı.

“İL BİNAMIZDA ENGELLİ VATANDAŞLARIMIZ İÇİN ‘ENGELSİZ KÖŞESİ’ OLUŞTURDUK”

AK Parti İl Başkanı olarak görevinin bilincinde olduğunu kaydeden Yıldırım, “Bana verilmiş bir görevin başlangıcını biliyorum ama bu görevin bir gün sonlanacağını da biliyorum. O sonlanmanın tarihini bilmemekle birlikte sonlanacağını biliyorum. Bu ara zaman dilimini bitmiş kabul ederek toplum içerinden gezebilecek kadar bir yüzüm olursa ne mutlu bana diyorum Empatimi böyle yapıyorum Hassasiyetimi burada tutuyorum. Engelsiz diye bir köşe oluşturduk parti binamızda. Onların sorunlarını yerinde tespit ve takip etmesi için engelli bir kardeşimiz görevlendirdik. Çok şık bir köşe oldu” diye konuştu.

“ÇÖZÜM ODAKLI ÇALIŞIYORUZ”

Elazığ’ın gelişmesi adına yaptıkları çalışmaları da anlatan Yıldırım;” İşsizliğin hem Elazığ da hem Türkiye de bir sorun olduğunu biliyoruz.  İşsizlik sorununun çözülmesi ve bunun için de yatırımın artması gerekir. İstihdamın artması gerekir. Elazığ’da yatırımı konusunda OSB’lerin artması, buradaki teşviklerin artması ve kalıcı olması yönünde paydaşlarımızla sık sık konuşuyoruz. Tabiri yerinde ise bunların Ankara’ya taşınması konusunda çalışmalarımız var. Elazığ’ın sorunları içerikli bundan birkaç ay önce bir dosya hazırladım. Bu dosyanın sunumunu Genel Merkezimize yaptım. Bu dosyadaki sorunlar ile yetinmedik tabi. Yol arkadaşlarım, milletvekillerimle, belediye başkanlarımızla, il genel meclisi başkanımızla tüm sorunlarımızı paylaşıyorum. Çözüm odaklı çalışıyoruz. Vatandaşın sorunlarını not alıp Ankara’ya taşıyoruz. Tabiri yerindeyse bir ayağımız Ankara’da. Biz gelen sorunları ötelemeden, halının atına süpürmeden bakanlıklara yetkili genel müdürlüklerimize vs taşıyoruz, çözüm noktasında takipçisi oluyoruz. Elazığ’a yatırım yapmaya çalışan firmalarımız var onların da sorunlarının giderilmesi noktasında çalışmalar yapıyoruz. Bunların yanı sıra Elazığ’a çok ciddi teşvikler de geliyor. KOSGEB aracılığı ile TKDK aracılığı ile Fırat Kalkınma Ajansı aracılığı ile. Depremde 10 katrilyon para aktı Elazığ’a, ciddi anlamda teşvikten yararlanan firmaların sayısı 200’leri aşmış durumda, 2inci,3 üncü OSB’lere doğru gidiyoruz. Yeter mi? Yetmez tabi” şeklinde konuştu.

“ALGININ GERÇEĞİN ÖNÜNE GEÇMESİNE ENGEL OLACAĞIZ”

Çalışmalarını sürdürürken bir yandan da kaoslardan beslenmeye çalışan gruplarla mücadele ettiklerini dile getiren Başkan Yıldırım, algının gerçeğin önüne geçmesine müsaade etmeyeceklerinin mesajını verdi ve “Elazığ ‘da da ülke genelinde de şöyle bir sorunumuz var; algı operasyonları toplumsal mühendislikler ile güzelliklerin önüne geçmeye çalışılıyor. Ama ben ilk günden beri söylüyorum; algının gerçeğin önüne geçmesine engel olacağız. Algının gerçeğin önüne geçmesine engel olmak demek gerçeklerle yüzleşmek demektir. O yüzleştiğimiz gerçeklerde mutlaka eksikliklerimizi hatalarımız görebiliriz. Bu ortadan hiçbir zaman kalkmayacak olan bir şey. Kaoslardan beslenmeye hastalık haline getirmiş kitleler ve gruplar var. Bunlarla da mücadele ediyoruz. Mesela Beritan aşireti ile ilgili son aylarda onlara kalıcı konutlara kavuşturulması anlamında çok ciddi çalışmalarımız var. Dosyamızda bunlar Ankara’ya da taşındı. Ama siyasi pazarlamacılığı ön plana almış bazı siyasetçiler bizim aylardır takipçisi olduğumuz konuları gündeme getirip hiç dokunmamışız gibi siyasi şovmenlik yapıyorlar birden popüler oluyorlar bunlara izin vermeyeceğiz” dedi.

“ADALET KAVRAMINI TESİS ETMEDİĞİMİZ SÜRECE HİZMETLERİMİZ GÖLGEDE KALACAKTIR”

Başkan Yıldırım, “Elazığ’da 16 AK Partili belediyemiz var; her biri kendi alanlarında çalışıyorlar. Çok güzel hizmetleri var,  her gün hizmetlerine hizmet katmaya devam ediyorlar. Hepimizin unutmaması gereken şey, insan odaklı çalışmadığımız sürece, adalet kavramını tesis etmediğimiz sürece hizmetlerimiz gölgede kalacaktır” dedi.