Kapakları büyük tartışma konusu olan The Economist, bu kez ana konu olarak Avrupa’nın Ukrayna savaşı bağlamında yaşadığı enerji krizini kapak yaptı. Pahalı enerjiyle birlikte Avrupa ekonomilerinin zarar gördüğü, ABD’nin ve Çin’in korumacı ekonomik politikaları karşısında da kıtanın jeopolitik gücünü kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğu öne sürüldü.
REKABET GÜCÜ AZALIYOR
‘Donmuş durumda’ başlıklı kapakta ‘Dünya, Avrupa’yı nasıl geride bırakıyor’ altbaşlığı dikkat çekti. Buna göre Avrupa iki saikle hareket ediyor: Hayranlık yaratan ilki, ağır bedeline rağmen Rusya’nın saldırganlığı karşısında Ukrayna’ya destek vermesi. İkincisi ise alarm verici. Ekonomik baskı, 2023 ve sonrasında Avrupa’nın direncini test edecek. Küresel enerji sisteminin yeniden şekillenmesi, ABD’nin ekonomik popülizmi ve jeopolitik anlaşmazlıkların, Avrupa Birliği ve üye olmayan İngiltere gibi ülkelerin uzun vadeli rekabet gücünü tehdit ettiğine dair kaygı yaşanıyor.
2023’E DİKKAT ÇEKTİ
‘Avrupa’dan iyi haberlere kanmayın’ diyen Economist, yaz aylarına göre enerji fiyatlarının düştüğü, doğalgaz depolarının dolduğu yolundaki haberlere işaret etti. Ancak enerji krizinin sürmesi bekleniyor. Doğalgaz fiyatları uzun süreli fiyat ortalamasının altı misli fazla. 2023’te Avrupa’nın gaz depolarını yeniden doldurması gerekiyor, Rusya’dan işleyen bir boru hattı da bulunmayacak.
100 BİN KİŞİ ÖLEBİLİR
Rusya lideri Vladimir Putin’in enerji silahının Ukrayna’nın ötesinde bir bedel ödeteceğini belirten Economist, normal kış şartlarında enerji fiyatlarının artışı ve ölüm oranlarıyla da ilgili bir modelleme yapıyor. Dergi enerji fiyatları arttığında ölümlerde yüzde 0.6 oranında artış olduğundan yola çıkarak enerji darboğazının Avrupa çapında yaşlılar arasında fazladan 100 bin kişinin ölümüne neden olabileceğini öne sürüyor. Putin’in enerji silahının Ukrayna’daki füzelerden daha fazla can alabileceği iddia ediliyor.
MAKALEDE TÜRKİYE YOK
Avrupa’da enflasyon artarken Rusya’dan ucuz doğalgaza bağımlı şirketler bu kez başka bir otokrasiye, Çin’e yöneliyor. ABD’nin sübvansiyon ve korumacılık öngören milliyetçi ekonomi modelinin ise Atlantik ötesi faaliyetleri tehdit ettiğine dikkat çekiliyor. ABD’nin enflasyonu düşürme yasası enerji, imalat ve ulaşım için 400 milyar dolarlık yardım öngörüyor, ancak üretimin Amerika’da olması şartını koşuyor. Bu da Avrupa’dan birçok şirketin Amerika’ya göç edebileceği anlamına geliyor. Makalede ABD’nin tehlikeyi görmesi, Avrupa’nın da ekonomisini enerji baskısına karşı koruması gerektiği vurgulanıyor. Economist, Moskova ile enerji işbirliğine devam eden, hatta Rusya’nın enerji üssü olması konuşulan Türkiye’yi niye ‘buz kesmiş’ haritaya dahil ettiğine ise açıklık getirmiyor.
‘ENERJİ KRİZİ AVRUPA’NIN SORUNU, TÜRKİYE’NİN DEĞİL’
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi Koordinatörü İdris Kardaş, Avrupa’da büyük sorun olan enerji krizinin sanki Türkiye’yi de kapsıyormuş gibi gösteren The Economist’e tepki gösterdi. İdris Kardaş, Twitter’daki hesabından yaptığı paylaşımda, “Enerji krizinden mustarip olan Avrupa’dır. Zamanında alınan önlemler ve çeşitlendirme politikaları sayesinde krizin olumsuz etkisi Türkiye için bir mesele değildir” diyerek TheEconomist’i etiketledi.
Kardaş, Türkiye’nin yüksek LNG girdi kapasitesi ve yenilenebilir enerji yatırımıyla enerji ihtiyacını çeşitlendirdiğine ve enerji güvenliğinde önemli ilerleme sağladığına işaret etti. Kardaş, “Kötü niyetli yayınlarınız her fırsatta Türkiye’yi Avrupa dışında bırakırken, kriz dönemlerinde Avrupa ile birlikte gösteriyor” diye tepki gösterdi. Kardaş, Türkiye’nin doğalgaz depolama hacmini arttırdığı, doğalgaz depolarının 4.6 milyar metreküp Silivri’de, 1 milyar metreküp Tuz Gölü’nde olmak üzere yüzde 100 doluluğa ulaştığına işaret etti.
Akşam Vakti 19:53
News
DÜNYA
DÜNYA
DÜNYA
DÜNYA
DÜNYA
DÜNYA
