İmran Han’dan siyaseti bırakma sinyali

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Pakistan’da eski Başbakan İmran Han, koalisyon hükümetiyle müzakere etmesi için bir komite oluşturacağını belirterek, “Eğer siyaseti bırakmamın ülkeye fayda sağlayacağına (koalisyon hükümeti) inanıyorlarsa ve bu konuda komiteyi tatmin ederlerse geri adım atıp siyaseti bırakacağım.” dedi.

Geo News televizyonundaki habere göre, Pakistan Adalet Hareketi Partisi (PTI) lideri Han, partisinden üst düzey isimlerin istifa etmesinin ardından Lahor’da destekçilerine seslendi.

Han, yarın bir komite oluşturacağını ve bu komitenin koalisyon hükümetinde olan herkesle müzakere edeceğini ifade ederek, “Eğer siyaseti bırakmamın ülkeye fayda sağlayacağına (koalisyon hükümeti) inanıyorlarsa ve bu konuda komiteyi tatmin ederlerse geri adım atıp siyaseti bırakacağım.” dedi.

Lahor’da kolordu komutanlığı evine kundaklama yapılmasından faydalanıldığını öne süren Han, bu durumun partisine yönelik baskıda kullanıldığını söyledi.

DESTEKÇİLERİNE “SAKLANIN” ÇAĞRISI

Han, destekçilerine seslenerek, “Dışarı çıkmanızı gerektirecek bir şey yok. Evinizde oturmayın, saklanın.” ifadelerini kullandı.

Son olarak PTI lideri Han, üzerine atılan her şeye hazır olduğunu vurgulayarak, son ana kadar mücadele edeceğini kaydetti.

Han’ın açıklamaları, ülkenin 4 eyaletinden aralarında üst düzey isimlerin de bulunduğu 30’un üzerinde siyasetçinin PTI’dan istifa etmesinin ardından geldi.

Son olarak eski Bilgi ve Yayıncılık Bakanı ve PTI Genel Başkan Yardımcısı Çaudri Favad Hüseyin, 9 Mayıs’ta yaşananları kınayarak, partiden istifa ettiğini duyurdu.

PTI Genel Sekreteri Asad Umar da 9 Mayıs’tan sonra mevcut durumu göz önünde bulundurarak, genel sekreterlikten istifa ettiğini ancak partide kalmayı sürdüreceğini açıkladı.

Han’ın yolsuzlukla suçlandığı dava sebebiyle 9 Mayıs’ta tutuklanmasının ardından başlayan protestolarda en az 10 PTI taraftarı hayatını kaybetmişti.

Gösterilerde çok sayıda özel ve kamu mülkü zarar görmüş, polis araçları ateşe verilmişti.

Protestolarda Ravalpindi’deki Genelkurmay Başkanlığı dahil farklı şehirlerdeki askeri kurumlar da hedef alınmıştı.