Modi, Müslümanlarla temas kurulmasını istedi

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Hindistan Başbakanı Narendra Modi, başkanlığını yaptığı iktidardaki Hindistan Halk Partisi (Bharatiya Janata Partisi-BJP) mensuplarına ülkedeki azınlıklar ve marjinal gruplarla temasa geçmeleri talimatını verdi.

The Indian Express’in haberine göre Modi, partisinin 2024’te yapılacak seçimlerle ilgili stratejilerin görüşüldüğü, Yeni Delhi’de yapılan iki günlük Ulusal Yürütme Komitesi toplantısında açıklamalarda bulundu.

Modi, bu yıl dokuz eyalette yapılacak seçimler ve 2024’te yapılacak genel seçimlere yönelik parti üyelerine verdiği talimatta, “oy kaygısı güdülmeksizin” marjinal gruplar ve azınlık toplumlar dahil tüm sosyal katmanlara ulaşılmasını istedi.

Modi, parti üyelerinin, Hindistan’daki toplumlarda güven oluşturulabilmesi amacıyla Pasmanda ve Bohra Müslümanlarıyla, Müslüman çalışanlar ve eğitimli Müslümanlarla temas kurması gerektiğini belirtti.

Başbakan Modi, 18-25 yaş aralığındaki gençlerin ülkenin politik tarihini, “yolsuzlukları ve yanlışlıkları” bilmediğini, dolayısıyla bu gruplarda farkındalık oluşturulması gerektiğini kaydetti.

Modi’nin açıklamalarına dair basın mensuplarına bilgilendirmede bulunan Maharaştra Eyaleti Başbakan Yardımcısı Devendra Fadnavis, Modi’nin parti üst düzey yetkililerine BJP’nin artık sadece politik değil sosyal bir hareket olduğunu hatırlatarak, ülkedeki sosyo-ekonomik koşulları düzeltmek için çalışılması talimatını verdiğini ifade etti.

Fadnavis, Pasmanda Müslümanları ile ilgili, “Başbakan, marjinalleştirilenler ana akım haline getirilinceye kadar kalkınma yolculuğumuzun tamamlanmayacağını belirtti. Toplumun her kesimine ulaşmaktan bahsetti ve seçimlere sadece 400 gün kaldığını, bu zamanı marjinal kesimlere yönelik çalışmak için kullanmamız gerektiğini söyledi.” dedi.

Hindistan’da İslam karşıtlığı

BJP’nin, Hindistan’da 2014’te ilk kez iktidara geldiği dönemde aşırı Hindu milliyetçiliği hızla güçlenmiş, çok sayıda Müslüman’ın hayatını kaybettiği provokasyonlar meydana gelmiş, artan İslam karşıtlığı ve nefret suçları uluslararası alanda da tepkiyle karşılanmıştı.

Hükümet, anayasanın yarım asırdan uzun süredir Cammu Keşmir’e ayrıcalık tanıyan özel statüsünü kaldırmış ve bölgeyi iki eyalete bölmüştü. Bölgedeki tansiyon güvenlik güçlerinin operasyonları ve baskılarıyla artmıştı.