Okan Buruk yapılan transferlerden memnun

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, yapılan transferlerden dolayı çok mutlu olduğunu söyledi

GSTV’ye açıklama yapan Buruk, yeni kadro yapılanmasından transferlere birçok konuda değerlendirmede bulundu.

Sezon yapılanması için yeni yönetimin ve teknik ekibin kısıtlı zamanı olduğuna değinen sarı-kırmızılı takımın teknik direktörü, “Galatasaray, Türkiye’nin en büyük kulübü. Hem Avrupa’da hem Türkiye’de büyük başarılara imza atmış, ülkemizin gururu Galatasaray. Tek hedef şampiyonluk. Geçen seneden bu yana birçok değişim oldu. Kötü bir sezon vardı. Bunun üstüne yenilenme gerekiyordu. Dursun Başkan’ımız yönetimiyle birlikte göreve geldi. Oradaki görev paylaşımı, teknik direktör seçimi ve bizim göreve gelmemiz… Yeni oyuncular, kim gidecek kalacak derken zaman son derece hızlı geçti. 27 Haziran’da ilk antrenmana başladık. Bugüne kadar inanılmaz bir hız içerisinde geçti.”

Yapılan transferlerle ilgili, “Bu sene inanılmaz bir değişim oldu.” diyen Buruk, şöyle devam etti:

“Geçen senenin etkilerini üstümüzden atmak istedik. Kendi sahamızda oynadığımız son maçta taraftarlarımızla birlikte geçen seneyi unutturan, heyecanını, isteğini ve ruhunu ortaya koyan bir takım ortaya çıktı. Çok yoğun çalıştık. Kulüp içerisinde de inanılmaz bir tempo oldu. Erden (Timur) Bey bizimleydi ve beraber çok vakit geçirdik. Yoğun bir mesaimiz vardı. Kendi içimizde Cenk (Ergün Bey, Ayhan Akman ve Uğur’un (Yıldız) inanılmaz bir temposu vardı. Dört gündür tesisten hiç çıkmadım. Genel olarak istediğimiz gibi gitti. Bir hoca olarak çok mutluyum. Çalıştığım oyuncular, gelen oyuncular, yönetimimizin ve taraftarımızın bizimle olan birlikteliği… Bu sinerjiyi yakaladığımızı düşünüyorum. Bunu devam ettirmemiz gerektiğini çok iyi biliyoruz. Yaşadıklarımızı ve yaşayacaklarımızı hayal ettiğimde çok mutluyum ve motiveyim.”

Okan Buruk, ilk 5 maç sonunda iyi bir takım oluştuğunu ve yeni transferler yapıldığını aktararak, “Çok iyi ve potansiyeli olan oyuncular geldi. 5. haftaya kadar bir takım oluştu. Gelen arkadaşlarımız yavaş yavaş takımın içine girecek. Burada bir yarışma ortamı hazırlamaya, her oyuncunun alternatifini ortaya çıkarmaya çalıştık. Şu anki yapılanma içerisinde doğru işler yaptığımızı düşünüyoruz. Bunun oyun olarak karşılığını inşallah alacağız.” ifadelerini kullandı.

“Gelen oyuncular çok kaliteli”

Galatasaray Teknik Direktörü Buruk, yapılan transferlerin takıma katkı saylayacağına inandıklarını dile getirdi.

Juan Mata ve Mauro Icardi ile ilgili iyi referanslar aldıklarımı aktaran Buruk, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gelen oyuncular çok kaliteli. Oyuncuları buraya getirmeden karakter analizi yapıyoruz. Her yerde, her ülkede çok fazla tanıdığımız var. Oyuncunun eski hocası veya eski takım arkadaşından onunla ilgili bilgi alıyoruz. Hem Icardi hem Mata için hep iyi şeyler duyduk. Profesyonellikleri, takım içindeki davranışları… Oyunculuklarını söylemeye bile gerek yok. Kendilerini kanıtlamış oyuncular. Fiziksel olarak ne durumda olduklarını sordum. Juan Mata hiç takım antrenmanı yapmadı. Bireysel çalıştı. Onun biraz zamana ihtiyacı olacak. Mauro Icardi takımıyla sezon başı kampı geçirdi, sonra ayrı çalıştı. Son bir hafta transfer süreci, işleriyle ilgili daha durgun geçti. Bugünkü antrenmanda onları ayırarak daha farklı bir çalışma yaptırdık. Benim için en önemli şey buydu. Takımımıza katkı sağlayacaklarını düşünüyoruz.”

Son gün gelen oyuncuları değerlendiren 48 yaşındaki teknik adam, “Her mevkiyi 2-3 oyuncu ile geçmeye çalıştık. Bizim için santrfor mevkisi çok önemli. Şampiyon olmak isteyen Galatasaray gibi takımların en az üç santrforu olmalı. Onun dışındaki bölgelerde ofansif anlamda Yusuf Demir gibi çok genç ve önemli bir yeteneği kadromuza kattık. Birçok yerde oynuyor. Milot Rashica, öndeki dört pozisyonu da oynayabilen bir oyuncu. Çabukluğu olan, direkt kaleye giden bir oyuncu. Werder Bremen’de santrfor olarak da oynadı. Bu dört oyuncu hücumda bize büyük kolaylık sağlayacak. Hem rotasyonu hem de rekabeti net bir şekilde artıracak. Onun dışında stoperde bir oyuncu kadromuza katmak istiyorduk. Daha genç, bize ileriki yıllarda hizmet edecek potansiyelde bir oyuncu getirmek istedik. Orada da Ross’u seçtik. 2001 doğumlu ama kendi takımında üç senedir devamlı maç oynayan bir oyuncu. Gelen oyuncuların hepsinin bize katkı sağlayacağına inanıyoruz.” değerlendirmesini yaptı.

“Gitmek isteyen oyuncularımıza izin verdik”

Buruk, takımdan ayrılmak isteyen oyunculara izin verdiklerini belirtti.

Emre Akbaba ve Emre Kılınç’a süre vermek istemesine rağmen oyuncuların daha fazla oynamak için ayrılmak istediğini vurgulayan Buruk, “Transferde son hafta büyük hareket oldu. Ayrılan arkadaşlarımızın hepsine teşekkür etmek istiyorum. Sezon başı bizimle geçirdikleri dönemde hepsi ellerinden gelenin en iyisini yaptı. Ömer Bayram, Taylan Antalyalı, Oğulcan Çağlayan, Emre Kılınç ve Emre Akbaba ayrıldı. Emre Kılınç ve Emre Akbaba kadrodaydı, zaman zaman süre alıyorlardı. Bize gelip ‘Ayrılmak istiyoruz.’ diyen oyunculardı. Daha çok süre almak ve oynamak istiyorlardı. Alacakları sürenin daha düşük olduğunu söylediler. Benim görüşüm kalıp, burada bizimle devam edip, tekrar forma savaşı vermeleriydi. Özellikle onların istekleri gidip daha fazla süreyle oynamaktı. Biz de izin verdik.” değerlendirmesinde bulundu.

“En büyük güvencemiz taraftarımız”

Sarı-kırmızılı taraftarlara mesaj veren Buruk, sözlerini şöyle tamamladı:

“Oyuncuların her hafta üstüne koyduklarını, birbirlerini daha iyi tanıdıklarını net bir şekilde görüyoruz. Takımın sabra ihtiyacı var. Taraftarımız iç sahada bize inanılmaz destek veriyor. Benim onlardan tek isteğim, hata yaptığında da oyuncuları alkışlamaları. Bunu yapabilirsek, oyuncularımız daha da yukarıya çıkacaktır. Şampiyonluk yolunda bizim en büyük güvencemiz taraftarımız. Bunu son maçta da gördük. 10 kişi kalmış takımı 11 gibi oynattılar. Onların payı son maçta çok büyüktü. Bu enerjiyi oyuncularımıza sahada verdiler. Oyuncularımız sahada, biz kulübede, taraftarlar da tribünde bu enerjiyi verdi. Bu birlikteliği, paylaşımı doğru şekilde devam ettirirsek, inandığımız, hayal ettiğimiz şampiyonluk gelecektir.”