Beşiktaş escort Etiler escort Nişantaşı escort
Sancaktepe escort Zeytinburnu escort Antalya escort Ankara escort Avrupa yakası escort Denizli escort Kocaeli escort Merter escort Nişantaşo escort Levent escort Çapa escort Etiler escort Mecidiyeköy escort Taksim escort Beşiktaş escort Bakırköy escort Bahçeşehir escort Esenyurt escort Avcılar escort Avrupa yakası escort bayan Beykoz escort Üsküdar escort Göztepe escort Erenköy escort Suadiye escort Kurtköy escort Tuzla escort Bostancı escort Ümraniye escort Pendik escort Kadıköy escort Kartal escort Ataşehir escort Anadolu yakası escort Bodrum escort Konya escort Muğla escort Malatya escort Gaziantep escort Eskişehir escort Ankara escort İstanbul escort Kayseri escort Adana escort Şirinevler escort Halkalı escort Marmaris escort Fethiye escort Sarıyer escort Maltepe escort Fatih escort Çekmeköy escort Beylikdüzü escort Başakşehir escort Ataköy escort Alanya escort Samsun escort Muğla escort İzmir escort Diyarbakır escort Bursa escort Antalya escort İstanbul escort Göztepe escort Gaziantep escort Adana escort Adana escort Anadolu yakası escort Ankara escort İstanbul escort Ataşehir escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bağcılar escort Bahçeşehir escort Bahçeşehir escort Beşiktaş escort Beykoz escort Bodrum escort Bostancı escort Bursa escort Eskişehir escort Gaziosmanpaşa escort Kadıköy escort Kartal escort Kocaeli escort Konya escort Konya escort Konya escort bayan Malatya escort Pendik escort Şirinevler escort Taksim escort Ümraniye escort Adana escort Antalya escort Bursa escort İzmir escort Bodrum escort Eskişehir escort Konya escort İzmir escort Beylikdüzü escort Kayseri escort İzmir escort Pendik escort Eskişehir escort İstanbul escort escort Fatih escort Antalya escort escort bayan Samsun escort İstanbul escort Bursa escort Antalya escort bayan Antalya bayan escort Antalya escortlar Adana escort Bursa escort İzmir escort Diyarbakır escort Maltepe escort Çekmeköy escort Beylikdüzü escort Şirinevler escort Ataköy escort Halkalı escort İstanbul escort Şişli escort Kayseri escort Antalya escort Mersin escort Mersin escort Mersin escort Şişli escort Mersin escort Kayseri escort
15 Eylül 2024 itibariyle Covid-19 ile mücadelede aşılanan sayısı kişiye ulaştı.
33,8863
37,5669
2.809,88
12 Şubat 2023 Pazar
4 yaşında cinsiyet değişimi için adım attı
Boşu boşuna lafazanlık yapıyorsun! Haddini bilmen gerekiyor
T.C. KÜÇÜKÇEKMECE 2. SULH HUKUK MAHKEMESİNDEN-CANAN KUŞÇU
Umuttaki Dünya ve Zümrüt’ün aşkı (2)
Söylenmemiş sözler durağı
6 Şubat akşamı hayat normal akışında devam ediyor, herkes evinde yemeğini yemiş ve yeni hafta için hazırlık yapıyordu. Çalışanlar yarın yapacağı işleri, belki ödemeleri, anneler yarına hangi yemeği yapacağını düşündü, çocuklar ise ödevlerini… Kısaca her yuvada bir plan her yuvada yeni haftanın telaşı vardı. Kimi günün son saatlerini sosyal medyaya bakarak geçirdi, kimi tv başında. Kimse o akşam başını yastığa koyduğunda o felaketi yaşayacağını bilmiyordu. Deprem saati yaklaştığında birçok kişi en derin uykusundaydı. Ve saatler 04.17’yi gösterdiğinde, felaket 10 ilin kapısını aynı anda çaldı. Binaların bir çoğu domino taşı gibi devrildi, un ufak oldu. Korku, panik, dehşet, kulakları sağır eden bir gürültü, acı, çığlık, “anneee, babaaaa, evladım!” haykırışları, “imdat!” nidaları ve sonrasında toz, toprak, duman, acı ve hayata son bakış, hepsi 1-2 dakikada oldu bitti…. Asrın en büyük deprem faciası bir sürü can kaybı ve acı hikayeler bıraktı geriye.
Biz hayatta kalanlar ise bugün en çok duaya sığınıyor, deprem yardımları için koşturuyor, elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. İnsan bir yanda da suçlu aramadan duramıyor, “Deprem bölgesindeki ülkemizde binalar bu depreme nasıl dayanamadı?” demekten kendimizi alamıyoruz. “Kim bu durumun sorumlusu” diyen çok.
Enkaz görüntüleri dehşet verici. Bir mahalle komple yıkılmış, bir de bakıyoruz yanındaki mahalle ayakta. Caddenin sağ tarafı komple yıkılmış sol tarafı ayakta. Akıllara durgunluk veriyor bu görüntüler, bu nasıl bir deprem! Devlet bu faciada payı olanların peşine düştü bile. Malzemeden çalan, eksik, yanlış yapılan ne varsa elbet ortaya çıkacak.
Aslında Marmara Depremi sonrası bize ders olan şeylerin başında fay hattı üzerine bina inşa etmemek olmuştu. Akıllandık sandık. Ama demek ki bazı yerlerde belirsiz kalmış bu fay hattı konusu. Fay hattı geçen yerler imara kapatılsa, yeşil alan olsa bu kadar bina yıkılır mıydı? Sormadan edemiyor insan.
N’olur bu felaketi diğer felaketler gibi bir kaç ayda unutmayalım, hafızalarımızı balık hafızasına dönüştürmeyelim. Bizler bu ülkenin hafıza kartları olmazsak sonumuz hep böyle hüsran olur. Her şey para değil, yalan dünya üzerine kurmayalım hayallerimizi.
10 ilde aynı anda yaşandı deprem. Anında müdahale mümkün olmadı/olamadı… Sadece yıkılan bir binaya 20 kişilik kurtarma ekibi, kepçe vinç ve bir takım aletler gerek. Ortalama 5 bin gibi yıkılan bir binaya toplam 500 bin kişi ve o kadar da araç ve gereç lazım. Tüm bu organizasyonu tabiki ilk gün kurgulamak zor. Deprem alanına ilk anda 500 bin kişiye ulaşım bile sağlanması mümkün değil.
Bizim harika çalışan bir itfaiye, polis ve asker teşkilatımız var; çok şükür. Ama tam da bu teşkilatlar gibi işlevi olan ve deprem, sel, yangınlar gibi doğal afetler için çalışan afet kolordu merkezleri kurabilir… 30-40-50 bin personel buralarda istihdam edilebilir. AFAD ya da AKUT’tan farklı bir yapılanma. Her il için nasıl bir itfaiye birimi varsa bu durumlar için 24 saat vardiya sistemiyle çalışacak bir devlet kurumu olabilir. Çalışanları da devletin kadrolu elemanı olabilir.
Tabi bunlar bundan sonra atılacak adımlar çünkü ülkemiz deprem bölgesi ve biz bunu asla unutmamalıyız. Düşünüyorum da bugün bu 10 ilimizde böyle bir kuvvet birimimiz olsaydı ve bu personel anında müdahale etseydi ekipmanlarıyla çevre illerden gelecek yardımlara kadar en azından kurtarılan can sayısı fazla olacaktı ve aynı anda diğer illere de müdahale yapılacaktı.
Dileğimiz, dünyanın hiçbir yerinde insanlık bird aha böyle bir felaket yaşamasın. Allah, bu büyük felaketi yaşayan Türkiye’min yardımcısı olsun!
Tamer Arslan/İstanbul
Hayat herkes için farklı yazılır, kişi kendini iç dünyasında hep sorgular. Ne yaptım, neler yapacağım, yapmalı mıydım ya da yapmasa mıydım gibi vicdan muhasebesini verir ama her gün verir. Bu hesap hiç bitmez. Ne zaman biter… Bu dünyadan göç ettiğimiz zaman. İşte kalanlar bilir ki burası sınav yeridir aslında “Yalan Dünya”dır. Gerçek olan göç edilen yerdir. Sınavlarımız da çok çeşitlidir ama en önemli sınav bu dünyada çocuklarımızla olan sınavdır…
İsterseniz biraz deşelim bu sınavı…
Çocuk, hem büyük bir nimettir, hem de çok çetin bir sınavdır. Bir evladı olanın hem bir nimeti hem de bir sınavı olmuş demektir…
Çocuk sahibi olabilmek de bir sınavdır, olamamak da bir sınavdır. Olabilmek de olmamak da; bu çok önemli bunu sakın unutmayın hatta bir yere not edin. Evlatlarımızın sağlıklı olmaları da bir sınavdır, hasta veya engelli olmaları da bir sınavdır. Çocuklarımızın zeki ve hayırlı olmaları da bir sınavdır, asi ve hayırsız olmaları da bir sınavdır… Kısaca her şeyimiz ve hayatımız sınavdır. Kimse kibirlenmesin. Kibir, akrep gibidir…
Dostlar, Allah’ımızın en sevgili peygamberlerini bile kavimlerinden çektiklerinin yanında evlatlarından da çektirerek çetin sınavlara tabi tuttuğunu biliyor muydunuz?
Şimdi hazır mısınız anne ve baba olarak, çocuklarınızla imtihan edilmeye…
İşte başlıyorum anlatmaya……
Allah’ımızın bir yandan en büyük düşmanımız şeytanla ve onun fitne, fücuruyla imtihan ettiği Hz. Âdem’i (A.S.) bir yandan da evlatlarından birinin diğerini katletmesi gibi acı ve dayanılması güç bir imtihanla da imtihan ettiğini bilerek çocuk imtihanına hazır olacağız…
Allah’ımızın bir yandan müşrik bir kavimle ve bu kavmin zalim şirk sistemiyle tam dokuz yüz elli sene imtihan ettiği Hz. Nuh’u bir yandan da yıllarca kâfir ve asi bir evlatla imtihan ettiğini, sonra o asi fakat her şeye rağmen “yavrucuğum” diye hitap ettiği ciğer paresi evladının, gözlerinin önünde tufan sularına kapılıp gitmesiyle de imtihan ettiğini bilerek çocuk imtihanına hazır olacağız…
Allah’ımızın bir yandan zalim Nemrut’la ve onun zulüm sistemiyle imtihan ettiği Hz İbrahim’i (A.S.) bir yandan da yıllarca hasretini çektiği biricik oğlu İsmail’i (A.S.) kendi yolunda kurban etmek ve adamakla da imtihan ettiğini bilerek çocuk imtihanına hazır olacağız…
Allah’ımızın bir yandan dur durak bilmeyen tebliğ ve davet imtihanıyla imtihan ettiği Hz Yakub’u (A.S.) bir yandan da çocuklarının diğer kardeşlerini, Hz. Yusuf’u (A.S.) kuyuya atmalarıyla ve yıllarca onun hasretiyle imtihan ettiğini de bilerek çocuk imtihanına hazır olacağız…
Allah’ımızın bir yandan türlü çile çekerek kavmini İslam’a davetle ve uzun yıllar süren hastalıklarla imtihan ettiği Hz Eyyub’u (A.S.) bir yandan da bütün malını ve çocuklarını kaybetmekle de imtihan ettiğini bilerek çocuk imtihanına hazır olacağız…
Allah’ımızın bir yandan zalim Yahudi kavmiyle ve testereyle kesilerek şehit edilmekle imtihan ettiği Hz. Zekeriyya’yı (A.S.) bir yandan da yıllarca süren çocuksuzluk imtihanıyla da imtihan ettiğini bilerek çocuk imtihanına hazır olacağız…
Allah’ımızın bir yandan Ebu Cehil ve Ebu Leheb gibi kâfirlerle ve onların cahiliye sistemiyle, Yahudilerle, müşriklerle, münafıklarla, ambargoyla, işkenceyle, iftiraya maruz kalmakla, açlık ve yoklukla, memleketinden hicret etmekle imtihan ettiği Efendimiz Hz. Muhammed’i (S.A.S.) bir yandan da altı evladını kendi elleriyle kabre defnetmek gibi büyük, çetin ve çileli bir imtihanla da imtihan ettiğini bilerek çocuk imtihanına hazır olacağız…
Çocuk imtihanı en çetin imtihanlardandır. Çocuklarımızı ne kadar iyi yetiştirirsek yetiştirelim bir peygamberden daha iyi yetiştiremeyiz. Bir peygamberden daha iyi koruyamayız, muhafaza edemeyiz. Ne yaparsak yapalım bilelim ki sonuçta takdir Allah’ındır…
Anne ve babalar olarak bize düşen evlatlarımız için elimizden geleni yapıp Allah’ın takdirine razı olmak ve Allah’ımızın bizi evlatlarımızla ağır imtihanlara, feryat ettirecek, çökertecek, yıkacak, amansız ve çaresiz imtihanlara tabi tutmaması için gece gündüz dua etmektir… Sakın sakın ha kınamayın bu dünyada hesap kesilmeden göç etmek yok bunu da bilesiniz…
Beşiktaş, Turkcell Süper Kupa 2021’de normal süresi ve uzatma dakikaları 1-1’lik eşitlikle sonuçlanan maçta, penaltılar sonucunda Fraport TAV Antalyaspor’u 4-2 mağlup ederek kupanın sahibi oldu. Beşiktaş’ın teknik sorumlusu Önder Karaveli’de, ilk kupasını kazanmış oldu. Karaveli’de kupa zaferi sonrası Sergen Yalçın’a teşekkür etmeyi unutmadı. Kupa Kartal’ın oldu taraftar, futbolcular, yönetim ve teknik heyet kupa sevincini Katar’da taraftarsız yaşadı. Boş stadda final oynandı. Futbol gösteri oyunu ve taraftarsız tuzsuz yemek gibidir. Bu kupada böyle geldi…
İşte kupa finalinin detayları:
Önder Karaveli bu finalı ömrü boyuncu unutmaz. Bence de haketti. Unutmasında kendisini kutluyorum. Ayrıca bu kupa Beşiktaş için de tarihi bir durum oldu. Nasıl mı? Şampiyon olduğu sezonu 3 kupa kazanarak bitirmesi bir ilki gerçekleştirmesinde sebep oldu. Burada Beşiktaşın çocuklarının meyalarıdır bu durum. Kim mi? Sergen Yalçın ve Önder Karaveli tabikide futbolcular…. TEBRİKLER!
ÖNDER KARAVELİ DEN SERGEN YALÇIN’A MESAJ
Beşiktaş’la böyle bir kupayı kazanmak harika bir şey ama bizi bugün burada oynatan şey, geçen sezonki şampiyonluklar. Başta Sergen hoca ve emeği olan tüm futbolculara teşekkür ediyorum. Sevgilerimi, selamlarımı gönderiyorum” diyerek Sergen Hoca’yı da unutmadı.
BEŞİKTAŞ’A BİR YETENEK DAHA
Emirhan, son derece güvenli, dikkatli ve bu takımın uzun yıllardır parçasıymış gibi oynadı. A Takımın bir parçasıymış gibi oynadı. Onun için çok sevindim. Sadece biz değil, bütün kulüpler bu gençlere doğru zamanda inanıp sahaya sokmalılar. Türk futbolunun geleceği, bu gençler. Bence Karavelli, gençlerin önünü Sergen Yalçın geleneğini sürdürerek iyi işler yaptı.
Fenerbahçe’de çanlar tehlikeli çalıyor. Taraftarın sabrı kalmadı. Şampiyonluk şarkıları söylemeyi unutan sarı-lacivertliler haklı olarak kaybedilen puanlara isyan ediyor. Takımın iyi bir aşçıya ihtiyacı var. Mutfakta malzeme var, iyi bir sunumla servis edecek aşçı yok. Her seferinde taktik hatası, kadro seçimi ya da oyuncu değiştirme zamanı. 90 dakikayı yönetemeyen bir Teknik Direktör (Vitor Pereira) artık çanlar senin için çalıyor yolun sonu geldi. Neler olmuştu bi hatırlayalım.
UEFA Avrupa Ligi’nde konuk ettiği Royal Antwerp ile 2-2 berabere kalarak gruptan çıkma şansını iyice zora sokan Fenerbahçe’de maç sonrası konuşulan 2 olay vardı… Birincisi, bir dünya markası olan Mesut Özil’in 66. dakikada oyundan çıkarılmasına sinirlenerek yerdeki su şişesini tekmelemesi; ikincisi ise teknik direktör Vitor Pereira’nın basın toplantısında söylediği ‘Bu takımla Avrupa Ligi şampiyonluğunu aklınıza dahi getirmeyin’ anlamına gelen sözleriydi. Bu iki olay Fenerbahçe taraftarlarını çileden çıkarmaya yetmişti.
Geçen hafta deplasmanda Trabzonspor’a yenilen Fenerbahçe Süper Lig’in 10. haftasında sahasında Alanyaspor’a da 2-1 yenildi. İki haftada 6 puan kaybeden sarı lacivertliler, zirveden uzaklaşarak şampiyonluk yolunda ciddi yara aldı.
Fenerbahçe sahasında Aytemiz Alanyaspor’a 2-1 yenilirken, maçın sonunda “Yönetim istifa” tezahüratları yapıldı. Tribünlerde yer alan sarı lacivertli taraftarlar, mücadelenin son anlarında teknik direktör Vitor Pereira’yı istifaya davet etti. Taraftarlar sonrasında ise hep bir ağızdan “Ali Koç ve yönetim istifa” şeklinde tezahüratlarda bulunarak tepkilerini dile getirdi. Uzun süre tepki dolu tezahüratlar yapan taraftarları sarı-lacivertli futbolcular da sakinleştiremedi. Fenerbahçeli oyuncular, maç sonrası tribünlere gitti; ancak taraftarlar onları yuhaladı ve “Buradan gidin” tezahüratları yaptı. İşte tam bu noktada Vitor Pereira, 2016’da neden Aziz Yıldırım tarafından gönderilmişti sorusu akıllara geldi. Peki Ali Koç neden kovulan bir teknik direktörü tekrar takımın başına alır? Hiç aklım almıyor. Pereira’nın da aklı almamıştır. Ali Koç Başkan, yolun sonu göründü Vitor Pereira ile beraber yolcusun. Taraftar ıslıkladı ise ve istifa sesleri geliyorsa bu iş bitmiştir.
İşte tarih 13 Ağustos 2016 (Vitor Pereira’nın gönderilişi)
13.08.2016 tarihinde Teknik Direktörümüz, kulübe haber vermeksizin tüm yardımcıları ile birlikte ülkemizden ayrılmış ve o gün yapılan antrenmana kaleci antrenörü Paulo Orlandoni dışında katılan olmamıştır. Yine aynı gün Vitor Pereira, Portekiz basınına kulübümüz hakkında olumsuz açıklamalarda bulunmuştur.
Mevcut formasyona uygun yapılan transferlerin ardından teknik direktörümüz bambaşka bir oyun formatını denemiş ve bu format ile UCL maçlarına çıkılmıştır. Bu çelişkinin sebep olduğu sonuçlar kamuoyunun malumudur.
FENERBAHÇE FUTBOL A.Ş imzalı bu açıklama Pereira’nın gönderiliişini açıklıyordu.
Sonuç olarak yollar ayrılmıştı Vitor Pereira ile. Şimdi eski senaryonun aynısı tekrarlanıyor. Fatura kime kesildi yine Fenerbahçe taraftarına. Yazıktır, günahtır Eyyy Sevgili Başkan, artık olmadığını gör bırak bu sevdayı. Faturanın mali boyutundan bahsetmiyorum bile.
Süper Lig’de 8 hafta geride kaldı ama tablo kötü. Nasıl mı?
9 takım teknik direktörü ile yollarını ayırma kararı aldı.
Neden mi?
İstekler ve hedefler tutmamış.
Ligimizde son yıllarda bir takımda sezon sonuna kadar 4 ya da 5 hoca değiştiği bile görüldü.
Ama teknik direktör isimleri hep aynı hiç değişmedi.
Alttan gelen genç dinamik ve tutarlı adaylarda yok.
Bu sezon 8 haftalık periyotta Kasımpaşa, Yukatel Kayserispor,
Adana Demirspor, Göztepe, Aytemiz Alanyaspor, Çaykur Rizespor, Medipol Başakşehir, Öznur Kablo Yeni Malatyaspor ve Fraport TAV Antalyaspor teknik heyetlerinde değişikliği tercih etti.
Şimdi dikkatlice okuyalım, ilk teknik direktör değişikliği Kasımpaşa’dan geldi. ilk haftanın ardından Şenol Can’la yollarını ayıran Kasımpaşa, bu koltuğa Cihat Arslan’ı getirdi.
İkinci haftadan sonra Yalçın Koşukavak’la yollarını ayıran Yukatel Kayserispor, Hikmet Karaman’la devam ederken, üçüncü haftanın ardından Adana Demirspor Samet Aybaba, Göztepe Ünal Karaman ve Aytemiz Alanyaspor da Çağdaş Atan’la yollarını ayırdı.
Eyy yönetici arkadaşlar ve Başkanlar ya baştan bu adamlarla yola çıkmayın yada çıktıysanız en azından ilk yarıyı bitirin.
Daha ligin 2. haftası veya 3. haftası. Gökten zembille ne ulaştı size ki böyle bir karar alıyorsunuz. Olmaz olmamalı…
Bitmedi 6. haftanın ardında Çaykur Rizespor Bülent Uygun’la,
8. haftadan sonra da Medipol Başakşehir Aykut Kocaman’la, Öznur Kablo Yeni Malatyaspor İrfan Buz ve Fraport TAV Antalyaspor da Ersun Yanal’la devam etmeme kararı aldı.
Anlamak çok zor bu panik nedir kardeşim. Sakin sakin…
SEN DE ALMAN’SIN BU RUHU BİLMEZSİN
A Milli Takımın rüzgarı da sona erdi, bu panik atak ve acelecilikle.
Şenol Güneş’i her seferinde eleştirdim.
Neden mi?
Kendi ekibiyle Milli Takımın başına gidememesinden dolayı.
Milli Ruhu taşıyan futbolculardan yoksunluğundan (birkaç kişi hariç) dolayı.
İnatla Şenol Hoca belki de başka eller tarafından yapılan maç kadrosu ile çıktı sahaya.
Avrupa menşeli A Milli futbolcu olmaz kardeşim. Avrupa Menşeli futbolcu ne demek?
Açıklayayım.
Önce Türkçeyi iyi konuşacak tarihini bilecek maçı anlatan spiker gibi. Atılan bir gol için goooool gol gol gol, işte İlhan Mansız vurdu gol oldu.
Nihat Kahveci canını yerim işte bu bu, gol bizi uçurdu…. Diye bir sürü var…
Bizimkiler reklam yıldızı goygoycu…
Ey A Milli Takım hocaları kazandığımız eski milli maçları açın bu sporcu arkadaşlara seyrettirin bu ruh neymiş bir görsünler bir zahmet.
Bıraksınlar metroseksuelliği sahada savaşsınlar.
Stefan Kuntz, söz sende ama sende Alamansın sende bilmezsin bu ruhun ne olduğunu ya da bahsettiğim bu genin ne olduğunu.
Bir zahmet birileri anlatsın arkadaşa Türkün Gen Haritasını…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.